Uluslararası Bülten

No         : 2020-65

Tarih     : 11 Haziran 2020

Konu     : Uluslararası Mali / Vergisel Gelişmeler (Mayıs 2020)

Merhaba, değerli okurlarımız,

Sizlerle uluslararası maliye ve verginin önemine binaen birlikte çalıştığımız yurt dışı networklerden ve OECD ve Dünya Bankası gibi uluslararası kuruluşlardan gelen bilgileri de süzerek uluslararası vergi ve mali politika alanındaki gelişmeler konusunda da bilgi ve değerlendirmelerimizi paylaşmayı bir sorumluluk olarak görüyoruz.

Özellikle uluslararası kamu maliyesi literatüründe yer alan uluslararası kamusal mal tartışmaları içinde sağlık, hijyen, ulaşım, asgari yaşam gereklilikleri gibi konuların ulusal vergi ve kamu maliyelerini aşan boyutları ve küresel ölçekte alınacak önlemlerin önemini bir kez daha ortaya koymuştur.

Covid-19 salgını sürecinde belirsizlikler devam ederken, en azından öngörülebilir gelecekte firmaları etkileyebilecek önemli vergisel ve mali konuları derlediğimiz bu bültenler aracılığıyla sizlerle paylaşıyoruz.

Bu vesile ile tüm dünyaya daha sağlıklı ve huzurlu günler dileriz.

Aşağıda detaylarını okurlarınıza sunmuş olduğumuz bültenimizin başlıklar halinde özeti şu şekildedir;

  • 44 büyük ekonominin Covid-19 sürecinde almakta olduğu ekonomik ve mali tedbirler,
  • OECD raporu çerçevesinde dünya ekonomilerinin ve Türkiye ekonomisinin Covid-19 sürecinde hangi oranda küçüldüğü ve ikinci bir dalga olması durumunda küçülmenin ne seviyede olacağı,
  • OECD tarafından kamu maliyesi, finans, devletleştirme ve şirket kurtarmaları, inovasyon, istihdam politikaları gibi alanlarda yaptığı öneriler ve tavsiyeler,
  • Avrupa Komisyonu’nun Finlandiya ve Lüksemburg’daki bazı vergi düzenlemelerine ilişkin itiraz ve eleştirileri,
  • Türkiye’deki gelişmeler kapsamında;
    • Türkiye ile Arjantin arasında imzalanan Çifte Vergileme Anlaşması,
    • ABD’nin Türkiye dahil birçok ülkeye karşı başlattığı “dijital vergi uygulamasına” yönelik soruşturma ve incelemenin olası sonuçları,
    • Yabancı ülkelerde yatırım yapan veya yapacak olan yatırımcılar için büyük önem taşıyan, “Yatırımların Karşılıklı Teşviki ve Korunması Anlaşmaları”nda son durum,
    • Türkiye’nin de taraf olduğu “Çok Taraflı Uyum Anlaşması-MLI” nın yasalaşması amacıyla TBMM’ne yasa teklifi olarak sunulması,
    • Türkiye’nin “İkili Sosyal Güvenlik Sözleşmeleri” ve “Çifte Vergileme Önleme Anlaşmaları” na dair güncel bilgiler,
    • Transfer Fiyatlandırması taslak tebliğ çerçevesinde yapılacak olan düzenlemeler kapsamında mükelleflerin hazırlayıp, sunması muhtemel olan bazı raporlar.

Bu kapsamda OECD tarafından yayımlanan Dünya Genel Ekonomik Durum Raporuna göre Türkiye ekonomisinin ikinci bir dalga gelirse %8,1, gelmezse %4,8 küçülmesi beklenmektedir.

ABD tarafından dijital vergiye yönelik açılan soruşturmanın ticaret savaşları ve uluslararası ilişkiler anlamında önemli etkileri olacaktır.

Şimdi önce ana başlıklar sonra da detayları ele alalım.

A. Covid-19 Salgını Sonrası Ülkelerde Alınan Tedbir ve Önlemler

Birlikte çalıştığımız üye ülke firmaları 44 büyük ekonomiye ilişkin kaynaklarını bir araya getirerek COVID-19 salgını sonrası ülkelerin almakta olduğu ekonomik ve mali tedbirleri özetleyen ve geleceğe yönelik öngörülerini paylaştıkları bir rapor hazırladılar. Dönemsel olarak güncellenen bu raporların yayımlanan son haline ve konsolide edilmiş versiyonuna aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz:

https://www.taxand.com/our-thinking/taxand-firms-respond-to-covid-19-outbreak/

Bu raporların özetinde; sınır ötesi mal ve insan hareketleri çok önemli oranda kısıtlandığı için, çok uluslu şirketlerin sınır ötesi operasyonlarının belirsiz bir süre için sekteye uğrayacağı ve buna bağlı olarak uluslararası vergilendirme konularında (Transfer Fiyatlaması, ülke bazında vergi raporlaması, ön fiyatlandırma anlaşmaları) koşulların gerektirdiği değişiklikler ortaya çıkabileceği, bu durumda şirketlerin mevcut vergiye uyum modellerinin de gözden geçirilmesi gerekeceği anlaşılıyor.

Ayrıca, Almanya, İtalya, İspanya, Kanada ve çoğu örnekte Merkez Bankaları ve ekonomi & maliye politikalarını şekillendiren kurumların açıklamış oldukları durgunluk karşıtı istikrar ve mali önlem paketleri de yapılan mücadelenin önemini ortaya koyuyor. Alınan tüm önlemlerin belli bir formatta izlendiği ülke raporlarına OECD web sayfasından ulaşabilirsiniz:

http://www.oecd.org/coronavirus/en/

OECD tarafından hazırlanan “Country Policy Tracker” sayfasında harita üzerinden ilgili ülkeyi seçmeniz yeterli, tüm ülkeleri alınan genel önlemler, maliye politikası araçları, parasal düzenlemeler, özel sektöre destekler ve diğer önlemler olarak sıralamaktadır.

Hangi Alanlarda Düzenlemeler Var? OECD web sayfasında ayrıca, uygulanan politika tedbirleri sektörler ve konular bazında da takip edilmektedir. İlginizi çekmesi açısından aşağıdaki öneri setlerinin hem hükümetler hem de sektör kuruluşları ve firmalar tarafından iyi takip edilmesi önerilmektedir:

http://www.oecd.org/coronavirus/en/#policy-responses

  • Covid-19 Ardıl Şoklara Karşı Gelecek Tedbirleri
  • İstihdam ve İşgücü Piyasaları
  • Gıda ve Tarım Alanı ve Tedbirler
  • Olası Devletleştirme ve Şirket Kurtarmalarının İyi Yönetimi
  • Yatırım ve Doğrudan Sermaye Yatırımlarının Geleceği
  • Vergi ve Kamu Maliyesi Alanında Tedbir Önerileri
  • Finansal Piyasalar İçin Öncelikler
  • Rekabetin Korunması Alanında Ülkelere Düşen Ödevler
  • KOBİ Niteliğinde İşletmelerin Korunması
  • Turizm Gibi Derin Etkilenen Sektörlere İlişkin Yapılanlar
  • Sağlık Alanında Tedbirler (Afrika Gibi Özel Örnekler)
  • Çevre ve İklim Konusunda Yapılanlar
  • İnovasyon ve Açık Biliminin Faydaları Raporu
  • Dijitalleşmenin Sürdürülmesi Çalışması
  • Uzaktan Eğitim ve Okulların Tekrar Açılması
  • Yönetişim Alanında İyi Örnekler
  • Tedarik Zinciri Önlemleri ve Gidilen Yer
  • Şehir ve Bölgelerin Aldığı Kentsel Önlemler

B. OECD tarafından Dünya Genel Ekonomik Durum Raporu yayımlanmıştır. Türkiye ekonomisinin ikinci bir dalga gelirse %8,1, gelmezse %4,8 küçülmesi beklenmektedir.

  • OECD aşının bu yıl yaygın olarak bulunma olasılığı ve benzeri görülmemiş bir belirsizlikle karşı karşıya kalmasıyla, biri virüsün kontrol altına alındığı ve diğeri ikinci bir küresel salgının olduğu, eşit derecede olası iki senaryo sunmuştur.
  • Eğer ikinci bir salgın meydana gelirse, dünya ekonomisinin 2021’de %2,8 büyümeye geçmesinden önce bu yıl için %7,6 daralacağı tahmin edilmektedir.
  • İkinci bir enfeksiyon dalgasından kaçınılırsa, küresel ekonomik faaliyetin 2020’de %6 küçülmesi ve OECD işsizliğinin 2019’daki %5,4’ten %9,2’ye çıkması beklenmektedir.
  • Avrupa’daki katı ve nispeten uzun sokağa çıkamamanın ekonomik etkisi özellikle sert olacaktır. Euro bölgesi milli geliri, ikinci bir dalga patlak verirse bu yıl %11½, ikinci bir dalgadan kaçınsa bile %9’un üzerinde daralması beklenirken, ABD’deki GSYİH bu anlamda sırasıyla %8.5 ve% 7.3 isabet alacak, ve Japonya%7.3 ve%6. Brezilya, Rusya ve Güney Afrika gibi gelişmekte olan ekonomiler, sağlık sistemlerinin zorluklarıyla karşılaşmakta, emtia fiyatlarındaki çöküşün neden olduğu zorluklarla ekonomilerinin sırasıyla %9.1, %10 ve %8.2 daralmasına neden olmaktadır.
  • Türkiye’ye gelince, ikinci bir dalga gelirse ekonominin %8,1, gelmezse %4,8 küçüleceği tahmin edilmektedir.

Şimdi diğer detaylara bakalım:

Bu dönemde Türkiye’de ve dünyada gerçekleşen uluslararası vergilendirme, yatırımların korunması ve uluslararası sosyal güvenlik alanındaki önemli gelişmeleri de şu şekilde özetleyebiliriz:

C. Avrupa Komisyonu tarafından alınan kararlar

  • AB Komisyonu Lüksemburg’un finansal sektörü ilgilendiren bazı vergi düzenlemelerine itiraz etmiştir

AB Komisyonu Lüksemburg devletinden yabancı menkul kıymet aracı şirketlerinin vergilendirilmesine ilişkin bazı düzenlemeler ile finansman şirketlerinin faiz giderlerinin vergi matrahından indirilmesini sınırlandıran (ATAD: “Anti-Tax Aviodance Directive” kapsamı içinde olan) düzenlemelerin AB mevzuatı gereği ayrımcılığa yol açacak (discriminatory) özellikte olduğunu ifade etti ve değiştirilmesini talep etti. Söz konusu karara ilişkin detaylar henüz yayımlanmadığı için Lüksemburg devletinin itiraz edip etmeyeceği henüz açıklanmadı ama tartışma konusu olan düzenlemeler Lüksemburg vergi uzmanları tarafından uygulama alanı çok geniş olmayan konular olduğu ve uygulamada bir çok zorluk ortaya çıkarabileceği ifade ediliyor.

  • AB Komisyonu Finlandiya’nın sınır ötesi vergi zararlarının kullandırılmasını kısıtlayan düzenlemesini eleştirmiştir

AB’nin kuruluş prensipleri arasında yer alan “sermayenin serbest dolaşımı” ilkesi vergilendirme ile ilgili konularda sık sık referans alınıyor. En son yaşanan bir örnekte, AB Komisyonu Finlandiya merkezli şirketlerin Finlandiya dışındaki iştiraklerinden kaynaklanan vergi zararlarının kullanımına kısıtlama getiren düzenlemelerini AB mevzuatına aykırı bulduğunu açıkladı ve Finlandiya hükumetini bu kapsamda düzenleme yapmaya çağırdı. Sınır ötesi yatırımlar dolayısıyla bir ülkede ortaya çıkan zararın diğer ülkede vergi matrahından indirilmesine olanak sağlayan düzenlemeler AB içinde mevcut ancak Finlandiya gibi bir çok ülke bu durumda kendi ulusal vergi gelirlerini korumak için sınırlayıcı düzenlemeler getirmişti. Bu örnekte görüleceği gibi, AB Komisyonu sermayenin serbest dolaşımı ilkesi gereğince bu gibi kısıtlamaların geniş ölçekte uygulanmasına izin vermeyeceğini ifade etmiş oldu. Bu uygulama Türkiye’de mevcut olmadığı için bizim için uygulanabilir bir örnek olmasa da, halen tam üyelik görüşmeleri sürecinde olduğumuz AB içinde yer alan bazı vergisel konulardan ve tartışmalardan haberdar olmak için güzel bir örnek.

  • DAC6 ve CRS bildirim sürelerinin uzatılması

8 Mayıs 2020’de Avrupa Komisyonu, COVID-19 salgını nedeniyle vergilendirme alanında bilgi dosyalama ve bilgi alışverişi için belirli tarihlerin ertelenmesi konusundaki acil ihtiyacı ele almak üzere AB İdari İşbirliği Direktifini değiştiren bir direktif önerisi yayınlamıştır. Teklif, vergi aracıları (DAC6) için geçerli olan zorunlu açıklama rejimi kapsamında bilgi raporlama ve bilgi alışverişi için 3 ay ve Ortak Raporlama Standartları (CRS) kapsamında bilgi alışverişi için 3 ay daha ilave süre vermektedir.

D. Türkiye’deki Gelişmeler

  • Dijital Vergiye ABD Çelmesi: Türkiye’de dijital vergi uygulaması başlatılmış olmakla birlikte çoğunluğu ABD menşeili bu vergi mükelleflerinin haklarını korumak üzere ABD harekete geçmiştir.
    • Dünyada hali hazırda bu vergiyi uygulamaya başlayan ülkelere yönelik olarak ayrımcılık gerekçesiyle ABD bir soruşturma başlatmıştır.
    • Türkiye bu ülkeler arasında %7,5 oranı ile en yüksek vergiyi uygulayan ülke. %2-3 şeklinde oranlar ise ağırlıkta.
    • Soruşturma kapsamına Türkiye ile birlikte Avusturya, İspanya, İtalya, Çekya, İngiltere, Brezilya, Hindistan ve Endonezya girmekte olup vergiyi uygulamaya başlayan Fransa’ya yönelik bir aksiyon alınmamıştır. Fransa bilindiği üzere vergiyi bir süre daha ertelemeye karar vermişti.
    • Bu soruşturmanın gidişatını sizlerle ayrıca paylaşıyor olacağız.
    • Şimdilik şunu söylemekle yetinelim, ABD diğer ülkelerin yasa uygulamalarına karışamıyor, yani her ülke kendi vergi uygulamalarını yapma hakkına sahip ve fakat ABD ticaret ve tarife savaşları ve görünmez engellerle “süper güç” olmanın avantajını her konuda sonuna kadar uyguluyor. Başkan Trump’ın başladığı işleri bitirme konusundaki yaklaşımı da zaten hepimizin malumu.
  • Türkiye’nin imzalamış olduğu “Yatırımların Karşılıklı Teşviki Anlaşmaları”nın sayısı artmaktadır. En son Kırgızistan Anlaşmasının yürürlük tarihi 18 Mart 2020 olarak belirlenmiştir.
    • Müzakereleri “Teşvik Uygulama ve Yabancı Sermaye Genel Müdürlüğü” tarafından yürütülen, 108 ülkeyle imzalamış olduğumuz “Yatırımların Karşılıklı Teşviki ve Korunması (YKTK) Anlaşması” bulunmaktadır.
    • Yabancı bir ülkede yatırım yapan yatırımcılar için büyük önem taşıyan; yatırımcıya ev sahibi ülke tarafından uygulanacak muamelenin sınırlarının belirlenmesi, yatırım yaptıkları ülkelerdeki temel hak ve menfaatlerinin uluslararası hukuk temelinde korunması, kar transferlerinin güvence altına alınması, ev sahibi devletçe yapılması muhtemel kamulaştırma işlemlerinin şartlarının belirlenmesi ve uyuşmazlık halinde uluslararası tahkime başvurulması gibi “olmazsa olmaz” hükümler içeren temel nitelikte anlaşmalardır.[1]
    • Genel olarak YKTK Anlaşmaları, yabancı yatırımcılara milli muamele ve en çok gözetilen ulus (MFN) prensipleri çerçevesinde muamele edilmesini, kamulaştırma veya devletleştirme halinde yatırımın gerçek bedelinin gecikmeksizin ödenmesi ve transferini, transferlerin gecikmeksizin yapılmasını, savaş veya iç karışıklık hallerinde milli muamele ilkesi çerçevesinde zarar gören yatırımcılara tazminat ödenebilmesini ve yatırımcılarla devlet arasında herhangi bir uyuşmazlığın ortaya çıkması halinde yabancı yatırımcıların daha objektif ve hızlı işlediği gerekçesiyle tercih ettiği uluslararası tahkim imkanının tanınmasını garanti altına almaktadır.
    • En son Mart ve Nisan aylarında Cibuti, Karadağ, Özbekistan ve Zambiya ile bu anlaşmaların onaylanması hakkında Kararnameler yayımlanmıştı. 8 Mayıs 2020 tarihli Cumhurbaşkanı Kararıyla da Kırgızistan ile olan Anlaşma’nın yürürlüğe girdiği tarih belirlenmiştir. 9 Nisan 2018 tarihinde Ankara’da imza edilen bu Anlaşmanın yürürlük tarihi 18 Mart 2020 olacaktır.
    • Bu anlaşmaların tamamı ve Covid-19 sürecinde önemine ilişkin bir Rehberi yakında sizlerin istifadenize sunuyor olacağız.
  • MLI-Çok Taraflı Vergi Anlaşmalarının Uyumu: Türkiye’nin de taraf olduğu Uluslararası Vergi Anlaşmalarının otomatik uyum mekanizmasını öngören çok taraflı uyum anlaşması (MLI-Multilateral Legal Instrument) yasalaşması için TBMM’ye yasa teklifi olarak sunulmuştur.
    • Teklif (2/2935 sayılı) ile; taraf ülkeler bakımından çifte vergilendirmeyi önleme anlaşmalarının özüne dokunmadan bu anlaşmalarda Hazine gelirlerinin azalmasına neden olmayacak değişikliklerin yapılmasını ve söz konusu anlaşmaların uluslararası standartlara uyumlu hâle getirilmesini amaçlayan Sözleşme’nin bildirim ve çekincelerle birlikte onaylanmasının uygun bulunması öngörülmektedir.
    • Konuyla ilgili olarak şirket ortağımız sayın Şaban Küçük tarafından hazırlanan ve Lebib Yalkın Mevzuat Dergisinin 170 numaralı Şubat 2018 sayısında yayımlanan “Çok Taraflı Enstrüman (MLI): Uluslararası Vergi Anlaşmalarının Uygulanmasında Yeni Bir Yöntem Yeni Bir Dönem” başlıklı makalesine linkten ulaşabilirsiniz.
    • Anlaşmanın etkileri ve Türkiye’de iş yapan yatırımcı ve vergi mükellefleri için sonuçlarını takip edip ayrı bir bilgi notu ile sizlere iletiyor olacağız.
  • Türkiye’nin ikili sosyal güvenlik sözleşmelerinin sayısı 32’yi bulmuştur.
    • En son Moğolistan ve Kırgız Cumhuriyeti ile imzalanan Sosyal Güvenlik Anlaşmaları Nisan 2020 için uygun bulunmuştu.
    • Moldova ile Türkiye arasında imzalanan Sosyal Güvenlik Anlaşmasının uygulanmasına ilişkin idari anlaşmanın onaylanmasına dair 2472 sayılı Karar 22 Nisan 2020 tarihli Resmî Gazetede yayımlanmıştı.
    • Bu anlaşmalar taraf ülke vatandaşlarının eşit işlem görmesi, sigortalılık birleştirmesi, sağlık, aile, yaşlılık, ölüm vb. yardımlarından yararlanma, uygulanacak sigorta kolları, aylıkların hesaplanması, hizmet birleştirmesi, anlaşmazlıkların çözümü gibi sigortalıları ilgilendiren çok önemli konuları düzenlemektedir.
    • Sosyal güvenlik anlaşmalarının uygulama şekli ve bu konudaki hak ve yükümlülükleriniz için 2020-14 sayılı Rehberimize göz atabilirsiniz.
  • Türkiye’nin çifte vergileme önleme anlaşmalarının sayısı artmaktadır. En son Arjantin ile imzalanan Anlaşma 16 Mayıs 2020 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan 2546 sayılı Cumhurbaşkanı Kararıyla onaylanmıştır.
    • Türkiye’nin imzaladığı 93 anlaşmadan 86 tanesi yürürlüktedir. Bu anlaşmalardan 27 tanesi AB üyesi ülkelerle imzalanmıştır. Ayrıca, Lüxemburg, Singapur, Malezya, Güney Afrika ve Belçika ile imzalanmış mevcut anlaşmaları tadil eden protokoller mevcuttur.
    • Diğer 5 ülkeyle ise; ya ikinci revize edilmiş anlaşma yapılmış ya da yeniden bir anlaşma imzalanmıştır. Ayrıca Türkiye’nin çok taraflı bilgi değişimi sözleşmelerine ve mevcut anlaşmalarda yer alan bilgi değişimi maddelerine ek olarak, Jersey, Guernsey, Man Adası, Bermuda ve Cebelitarık ile imzalanmış bilgi değişim anlaşmaları bulunmaktadır.
    • Müzakereleri Devam Eden Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşmaları: Hollanda, İsveç ve Lüksemburg ile mevcut anlaşmaların revize edilmesi, Afganistan, Gana, Kamerun, Küba, Libya, Mali, Mozambik, Nijerya, Sri Lanka ve Tanzanya ile ÇVÖA imzalanması için müzakereler ise devam etmektedir.
    • En son Arjantin ile yapılan Anlaşma’nın yürürlüğe girmesine ilişkin 28 nci maddesine göre Anlaşma; her iki devletin söz konusu anlaşmanın yürürlüğe girmesi için öngörülen kendi iç yasal işlemlerinin tamamlandığını birbirlerine diplomatik yollarla bildirildikleri son yazılı bildirimin alındığı tarihte yürürlüğe girecektir.
  • Transfer Fiyatlandırması Taslak Tebliği Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından görüş ve önerilere açılmış ve son olarak Tebliğ Taslağı GİB sayfasından kaldırılmış olup yakında yayımlanması beklenmektedir.
    • Özet olarak;
    • 25 Şubat 2020 tarihli Resmî Gazete’de yayınlanan 2151 sayılı “Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi” ile transfer fiyatlandırması mevzuatında çeşitli değişiklikler yapılmıştı.
    • Buna göre, Kararname’de belirlenen hadleri aşan şirketler genel rapor (masterfile), yıllık transfer fiyatlandırması raporu (local file) ve ülke bazlı raporlama (Country-by-Country Reporting) şeklindeki üçlü dokümantasyon yükümlülüklerine tabi olacaktır.
    • Yapılan düzenlemede ilişkinin doğrudan veya dolaylı olarak ortaklık kanalıyla oluştuğu durumların örtülü kazanç dağıtımı kapsamında sayılması için en az %10 oranında ortaklık, oy veya kâr payı hakkının olması şartı aranacağı belirtilmektedir.
    • Yeni düzenleme ile transfer fiyatlandırması belgelendirme yükümlülüklerini tam ve zamanında yerine getiren mükellefler için %50 oranında indirimli vergi ziyaı cezası uygulaması öngörülmüştür. Böylece, ödevlerini tam ve zamanında yerine getiren mükellefler ile hiç yerine getirmeyen ya da eksik yerine getiren mükellefler arasında bir ayrım yapılması söz konusu olmuştur. Bu konuda Taslak Tebliğde çeşitli örnekler yer almaktadır.
    • Kararname’de belirlenen hadleri aşan şirketlerin genel rapor (masterfile), yıllık transfer fiyatlandırması raporu (local file) ve ülke bazlı raporlama (Country-by-Country Reporting) şeklindeki üçlü dokümantasyon yükümlülükleri olup olmadığını sıkı bir şekilde takip ve tespit etmelerini tavsiye etmekteyiz.
    • Bunun yanında, toplam konsolide grup geliri 750 Milyon Avro ve üzerinde olan çok uluslu Türk şirket gruplarının ülke bazlı raporlama ile Türk Mali İdaresi ile paylaşacakları bilgiler uluslararası anlaşmalar dahilinde diğer ülkeler ile de paylaşılacak; aynı zamanda diğer ülkeler de Türkiye ile bu bilgileri karşılıklı olarak paylaşacaklardır. O nedenle, ülke bazlı raporlamanın Türk şirket grubuna etkisinin de ayrıca değerlendirilmesinde fayda bulunmaktadır.
    • 2151 sayılı “Transfer Fiyatlandırması Yoluyla Örtülü Kazanç Dağıtımı Hakkında Değişiklik Yapılmasına Dair Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi” ile ilgili mükellefin yükümlülüklerine bağlı olarak aşağıdaki belgelerden birinin, bir kaçının ya da tamamının hazırlanması gerekebilir.
      • Genel Rapor (Masterfile),
      • Yıllık Transfer Fiyatlandırması Raporu (Local File)
      • Ülke Bazlı Raporlama (Country-by-Country Reporting)

Her ay yayımlamış olduğumuz uluslararası mali bültenler ile sizlere vergi, finans, uluslararası kamu maliyesi, sosyal güvenlik ve yatırımların korunması ve teşviki alanında yapılan tüm çalışmaları duyurmaya devam ediyor olacağız. Bu bültende yer alan herhangi bir konuyla ilgili sorularınız için danışmanlarımıza ulaşabilirsiniz.

Saygılarımızla,

[1] https://tuys.sanayi.gov.tr/anlasmalar/yktk

No         : 2020-64

Tarih     : 8 Haziran 2020

Konu     : Haziran Ayı Haftalık Özet Mali/Vergisel Düzenlemeler

Haziran ayı ilk haftası içinde gerçekleşen önemli mali konuları vergi, sosyal güvenlik ve diğer mevzuat değişikliklerini başlıklar altında özet olarak sizlerin dikkatinize sunmak isteriz.

İş dünyasına, çalışanlara ve tüm kesimlere destek amacıyla elde ettiğimiz bilgileri spesifik konu bazında Covid-19 web sayfamızdan izleyebilirsiniz.

Bu kapsamda olmak üzere güncel gelişmeleri konusunun birebir uzmanlarıyla beraber ayrı birer bülten olarak sizlerin bilgisine sunmaya gayret edeceğiz.

Bültenlerimizden faydalandığınızı ve keyif aldığınızı umuyor saygılar sunuyoruz.

Şimdi haziran ayı ilk haftanın gelişmelerine ana konu başlıkları itibariyle bakalım:

Vergi ve SGK

  • Gelir İdaresi Başkanlığı’nın06.2020 tarihli duyurusu ile “İnteraktif Vergi Dairesi Broşürü” yeni hizmet kanalları kapsamında güncellenerek yayınlanmıştır.
    • İnteraktif Vergi Dairesi nedir?
    • Sistemden kimler yararlanabilir?
    • Sistemi kullanmak için şifre nasıl alınabilir?
    • Sistemin avantajları nelerdir?
    • İnteraktif Vergi Dairesinde hangi vergi işlemleri yapılabilir?
    • İnteraktif Vergi Dairesinde hangi beyanname işlemleri yapılabilir?
    • İnteraktif Vergi Dairesinde şifresiz ödeme işlemleri nelerdir?
    • İnteraktif Vergi Dairesi üzerinden yapılabilecek şifresiz işlemler nelerdir? Gibi soruların yanıtlarını veren broşüre linkten ulaşabilirsiniz.
  • Gelir Vergisi Kanunu’nun geçici 67nci maddesinin on yedinci fıkrasında yer alan yetki çerçevesinde değişiklik yapılmış olup, serbest (döviz) fonlarının portföy işletmeciliği kazançları üzerinden yapılacak tevkifat oranı %15 olarak yeniden belirlenmiştir.
    • İlgili değişikliğe dair 02.06.2020 tarihli ve 2604 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı 03.06.2020 tarihli Resmî Gazetede yayımlanmıştır.
    • Anılan Karar, yayımı tarihinden yürürlüğe girmiş olup, serbest (döviz) fonlarının bu tarihten itibaren portföy işletmeciliğinden doğan kazançları üzerinden elde edilecek gelirlerinde belirlenmiş yeni oran üzerinden tevkifat yapılacaktır.
  • Gelir İdaresi Başkanlığı’nın06.2020 tarihli duyurusu ile mücbir sebep hali kapsamındaki 65 yaş ve üstünde olan bazı mükellefler tarafından sokağa çıkma kısıtlamasının kaldırılmasına bağlı olarak yerine getirilmesi gereken beyan ve ödeme yükümlülükleri aşağıdaki şekilde belirtilmiştir
      • 1 Haziran 2020 Tarihi İtibariyle Sokağa Çıkma Yasağı Kaldırılan Meslek Mensuplarının Kendilerine Ait Ertelenen Vergisel Yükümlülükleri;
        • 518 Sıra No.lu VUK Genel Tebliği’nin 5 ve 6’ncı maddesi kapsamında beyanname/bildirim verme ve ödeme süreleri ertelenmiş olan aşağıdaki yükümlülükleri 06.2020 Salı günü sonuna kadar beyan edilip ödenmesi gerekmektedir;
          • 2020/Şubat dönemi muhtasar (muhtasar ve prim hizmet beyannamesi dâhil) ve KDV beyannamesi,
          • 2019 yılına ilişkin yıllık gelir vergisi beyannamesi
          • 2020 yılı I. geçici vergi dönemine ait geçici vergi beyannamesi
        • 518 No.lu VUK Genel Tebliği’nin 4’üncü maddesi kapsamında ayrıca ödeme ve beyan süresi belirlenmiş olan aşağıdaki yükümlülükleri 07.2020 Pazartesi günü sonuna kadar beyan edilip, mart, nisan ve haziran ayına ilişkin sırasıyla 27.10.2020 Salı, 27.11.2020 Cuma ve 28.12.2020 Pazartesi gün sonuna kadar ödemelerinin yapılması gerekmektedir.
          • 2020/Mart, 2020/Nisan ve 2020/Mayıs dönemi muhtasar (muhtasar ve prim hizmet beyannameleri dâhil) ve KDV beyannameleri
    • 1 Haziran 2020 Tarihi İtibariyle Sokağa Çıkma Yasağı Kaldırılan Meslek Mensuplarının “Aracılık ve Sorumluluk Sözleşmesi” Uyarınca Beyanname Ve Bildirimlerini Verdikleri Mükelleflerinin Ertelenen Vergisel Yükümlülükleri;
      • Söz Konusu Genel Tebliğin 4’üncü Maddesi Kapsamında Bulunmayan Mükellefler İçin; (Mücbir Sebep Halinde Olmaları Sebebiyle Ayrıca Ödeme ve Beyan Süresi Belirlenmemiş Olan Mükellefler) aşağıdaki yükümlülükleri06.2020 Salı günü sonuna kadar beyan edilip ödenmesi gerekmektedir;
        • 2020/Şubat, 2020/Mart ile 2020/ Nisan dönemi KDV ve muhtasar beyannameleri (muhtasar ve prim hizmet beyannameleri dâhil) ile aynı dönemlere ilişkin Form Ba-Bs bildirimleri,
        • 2020 Yılı I. geçici vergi dönemine ait geçici vergi beyannameleri,
        • 2019 hesap dönemine ilişkin kurumlar vergisi beyannameleri,
      • Söz Konusu Genel Tebliğin 4’üncü Maddesi Kapsamında Bulunan Mükellefler İçin; (Mücbir Sebep Halinde Olmaları Sebebiyle Ayrıca Ödeme ve Beyan Süresi Belirlenmiş Olan Mükellefler) aşağıdaki yükümlülükleri 07.2020 Pazartesi günü sonuna kadar beyan edilip, mart, nisan ve haziran ayına ilişkin sırasıyla 27.10.2020 Salı, 27.11.2020 Cuma ve 28.12.2020 Pazartesi gün sonuna kadar ödemelerinin yapılması gerekmektedir.
        • 2020/Mart, 2020/Nisan ve 2020/Mayıs dönemi muhtasar (muhtasar ve prim hizmet beyannameleri dâhil) ve KDV beyannameleri

FİNANS

  • TCMB 21 Mayıs 2020 tarihinde gerçekleştirdiği Para Politikası Kurulu toplantısına dair notları 01.06.2020 tarihinde yayımlamıştır. Söz konusu özete göre:
    • Yıllık enflasyon Nisan ayındaki azalık sonucu %10,94’e gerilemiştir.
    • Gıda ve alkolsüz içecekler yıllık enflasyonu Nisan ayında 1,23 puan artarak yüzde 11,28’e ulaşmıştır.
    • Enerji fiyatları Nisan ayında yüzde 4,99 oranında düşmüş, grup yıllık enflasyonu 6,51 puan azalarak yüzde 3,30’a gerilemiştir.
    • İktisadi faaliyetteki yavaşlama Nisan ayında belirginleşmiş ve sektörler geneline yayılmıştır.
  • Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu’nun05.2020 tarih ve 9040 sayılı kararı ile;
    • 2019 yılı itibarıyla zamanaşımına uğrayan mevduat, emanet ve alacağı bulunan hak sahipleri veya mirasçıları için Mevduat ve Katılım Fonunun Kabulüne, Çekilmesine ve Zamanaşımına Uğrayan Mevduat, Katılım Fonu, Emanet ve Alacaklara İlişkin 06.2020 olan son başvuru tarihinin, 15.09.2020 olarak uygulanmasına,
    • Hak sahibi veya mirasçıları tarafından aranmayan 2019 yılına ilişkin tutarların faiz ve kâr payları ile birlikte 09.2020 tarihine kadar Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonunun (Fon) Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasındaki veya Fon Kurulu tarafından belirlenecek bankalar nezdindeki hesaplarına devredilebilmesine karar verilmiştir.
    • Ayrıca 18 bankaya toplam 102,1 milyon TL idari para cezası uygulanmasına karar verilmiştir.

DİĞER MEVZUAT

  • 06.2020 tarihinde gerçekleştirilen Kamu Gözetim Kurulu toplantısında alınan karara göre;
    • Uluslararası Finansal Raporlama Standartlarıyla tam uyumu sağlama için: Muhasebe Standartları Kurulu tarafından “COVID 19’la İlgili Olarak Tanınan Kira İmtiyazları-TFRS 16’ya İlişkin Değişiklikler” yayımlanmıştır.
  • Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü tarafından06.2020 tarih 31144 sayılı Resmi Gazete ile yayımlanan “Yer Altı Kömür İşletmelerinde İşçi Maliyetlerine Uygulanacak Desteğe İlişkin Tebliğ” ile işçi maliyetlerine uygulanacak desteğe ilişkin usul ve esaslar belirlenmiştir. Buna göre;
    • İşletmecinin, yer altı kömür işletmelerinde meydana gelen maliyet artışlarının karşılanması amacıyla verilecek destekten yararlanabilmek için 09.2014 tarihi itibarıyla yer altındaki maden işlerinde faaliyet gösteren kamu kurum ve kuruluşlarının yer altındaki maden işlerine ilişkin 4735 sayılı kanun kapsamında devam eden sözleşmelere göre ve 3213 sayılı kanun kapsamındaki rödovans sözleşmesiyle çalışan olması gerekiyor.
    • Ayrıca işletmecinin özel hukuk gerçek veya tüzel kişisi olan ruhsat sahiplerinin sahalarında yer altı üretim veya hazırlık faaliyetlerinin kendilerince yapılıyor olması ve kamu kurum ve kuruluşlarının iştiraklerinin ruhsat sahibi olarak, 09.2014 tarihinden önce sözleşmeye bağlanarak işlettirdikleri yer altı maden işletmelerinde çalışan rödovansçı olması gerekmektedir.

Haziran ayının ilk yarısı ile ilgili diğer gelişmeleri de sizlere duyurmaya devam ediyor olacağız.

Bu bültende geçen herhangi bir konuyla ilgili sorularınız için danışmanlarımıza ulaşabilirsiniz.

Saygılarımızla,

İlker Ersoy & Bulut Bellet & Bahar Uçar

No         : 2020-62

Tarih     : 31 Mayıs 2020

Konu     : Mayıs Ayı Özet Mali/Vergisel Düzenlemeler

Çok yoğun ve belki de hayatımızda ilk defa bu kadar uzun bir süre evde geçirdiğimiz Mart ve Nisan ayından sonra mayıs ayı da baharın tüm renklerine rağmen “Evde Kal” çağrılarına uyulan bir ay olarak geçti. Üstüne bir de havaların ısınması ve Ramazan Bayramı ile birlikte ülke olarak önemli bir ekonomik sınavdan geçiyoruz. Bu arada bazı kısıtlamaların kaldırıldığını ve ekonominin kısmi olarak işlemeye başladığını da görüyoruz.

UNDP tarafından ölçülen insani gelişme endeksinin 1990’dan bu yana ilk kez bu yıl gerileme eşiğinde olduğu belirtiliyor. Yani, sadece bir ekonomik kriz değil çok ciddi bir beşerî krizle karşı karşıyayız.

Tüm toplum bazında bu salgının yayılım hızını önlemek adına başta sağlık olmak üzere ekonomik, hukuksal ve sosyal olarak birçok tedbir ve önlem kararları alınıyor. En son Nisan ayı gelişmelerini sizler için özetlemiştik. Şimdi de Mayıs ayı içerisinde gerçekleşen önemli mali konuları vergi, sosyal güvenlik ve diğer mevzuat değişmeleri başlıkları altında özet olarak sizlerin dikkatinize sunmak isteriz.

Bunun yanında iş dünyasına, çalışanlara ve tüm kesimlere destek amacıyla elde ettiğimiz bilgileri spesifik konu bazında Covid-19 web sayfamızdan izleyebilirsiniz.

Bu kapsamda olmak üzere güncel gelişmeleri konusunun birebir uzmanlarıyla beraber ayrı birer bülten olarak sizlerin bilgisine sunduk.

Bültenlerimizden faydalandığınızı ve keyif aldığınızı umuyor saygılar sunuyoruz. Siz değerli okurlarımızın incelenmesini ve analiz edilmesini istediğiniz konuları da gündemimize almak istiyoruz. Örneğin salgının vergi adaleti ve vergi yüküne olası etkilerini, özellikle sağlık çalışanlarının vergilendirme rejimini, sağlık sisteminde mali ve vergisel alanda yapılabilecek kolaylıkları, bu dönemde uygulanması gereken yaratıcı maliye politika önerilerini ve vergisel politika tedbirlerini, şirketlerin tedarikçileri ve ekosistemleri için yaptıkları iyi uygulama örnekleri bu kapsamda ele alınabilecek önerilerden bazıları. Sizlerden de konu önerisi yanında yapmış olduğunuz bu tür uzmanlık çalışmalarınız varsa daha geniş bir okuyucu kitlesine ulaştırmak üzere bizlerle paylaşmanızı rica ederiz.

Ayrıca, üniversitede okuyan gençler için bir yarışma düzenledik. Covid-19 kapsamında yapılabilecek vergi politikası ve kamu maliye politikası önerilerini alıyoruz. Jüri tarafından değerlendirilen en iyi çalışmayı sizlerle de paylaşacağız. Öğrencilerimiz için sürprizlerimiz de olacak. Başvuru tarihini 15 Haziran 2020’ye kadar uzatıyoruz.

Şimdi ülkemizde mayıs ayı gelişmelerine ana konu başlıkları itibariyle bakalım. Mayıs ayı içinde uluslararası alanda yaşanan mali & vergisel konuları da ayrı bir seri bülten olarak sizlere sunuyor olacağız.

A. VERGİ ve SGK DÜZENLEMELERİ

  • %25 Kar Dağıtım Sınırına İlişkin Tebliğ: Ticaret Bakanlığı kar dağıtımına ilişkin sınırlamaya getirilen istisnaları bir Tebliğ ile açıklamıştır.
    • 17 Mayıs tarihinde yayımlanan Tebliğin 5nci maddesine göre istenen belgelerle birlikte Bakanlıktan uygun görüş alınması şartıyla aşağıda sayılan 3 konuda bu şirketler için istisna düzenlemesi yapılmıştır: Bu şirketler %25 sınırlamasına tabi olmayacaktır.
      • 120.000TL altındaki kar dağıtımları: Kısa çalışma ödeneği, nakdi ücret desteği ve hazine destekli kredi kefaleti kullanan ve halen kapanmamış kredi borç bakiyesi bulunanlar hariç olmak üzere, 120.000TL ve altında kâr payı dağıtımı kararı alan şirketler,
      • Sermaye taahhüt borcu olan şirketler: Dağıtımına karar verilen kâr payının yarısından fazlasını sermaye taahhüt borcunu kapatmak üzere dağıtacak olan şirketler,
      • Belli borcu olan şirketler: İmzalanan kredi sözleşmeleri veya proje finansman sözleşmeleri kapsamında 30 Eylül 2020 tarihine kadar muaccel hale gelen yükümlülüklerin nakden ifasında kullanacak şirketler.
    • Bu konuda uygulanacak usullerle ilgili ayrıntılı açıklamalara 2020-59 sayılı sirkülerimizden ulaşabilirsiniz.
  • Kurumlar Vergisi Beyannamelerinin 1 Haziran tarihine kadar verilmesi gerekmektedir.
    • 17 Nisan 2020 tarihli ve 127 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Sirküleri ile 30 Nisan 2020 günü sonuna kadar verilmesi gereken 2019 hesap dönemine ait Kurumlar Vergisi beyannamelerinin verilme süreleri ile bu beyannameler üzerine tahakkuk eden vergilerin ödeme süreleri 1 Haziran 2020 Pazartesi günü sonuna kadar uzatılmıştır.
  • Bazı ürünlerde ÖTV artırılmıştır.
    • 12 Mayıs 2020 tarih ve 2537 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile; 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanununa ekli (III) sayılı listenin (B) cetvelinde yer alan sigara ve muadili tütün mamullerinin asgari maktu vergi tutarları yeniden belirlenmiştir.
  • Gelir vergisi stopaj oranlarıyla ilgili düzenleme yapılmıştır.
    • 2569 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile Gelir Vergisi Kanunu’nun geçici 67nci maddesine göre finansman bonolarıyla kira sertifikalarından yapılan stopaj oranları değiştirilmiştir.
    • Değişiklik, kararın yayım tarihi olan 24 Mayıs 2020 tarihinden itibaren iktisap edilen söz konusu kıymetlerden elde edilen kazançlara uygulanacaktır.
    • Son dönemde bankaların kısa vadeli finansman bonolarını mevduata alternatif bir finansman kaynağı olarak kullanmasının neden olduğu kaybı gidermek amacıyla bireysel yatırımcıların kısa vadeli mevduattan ve finansman bonolarından elde ettiği faize uygulanan stopaj oranı eşitlenmiş oldu.
  • Kambiyo muamele vergisi 5 kat artırılmış ve fiziki teslimi olmayan altın satışı da vergiye tabi hale gelmiştir.
    • 2568 sayılı Cumhurbaşkanı Kararıyla, 7194 sayılı Yasa ile verilen yetki kullanılmış ve kambiyo satış tutarı üzerinden alınan binde 2 vergi, %1’e çıkarılmıştır.
    • Söz konusu vergi aşağıda sayılan istisnalar haricinde döviz alırken gerçek kişiler ve firmaların alım maliyetlerini %1 artıracak olup, elimizdeki veya kasamızdaki dövizleri bozdururken bir vergi maliyeti söz konusu olmayacaktır.
    • Aşağıda belirtilen kambiyo işlemlerinde ise BSMV sıfır oranında uygulanacaktır.
      • Bankalar ile yetkili müesseselerin kendi aralarında veya birbirlerine yaptıkları kambiyo satışları,
      • Hazine ve Maliye Bakanlığına yapılan kambiyo satışları,
      • Döviz kredisinin ödenmesine yönelik olarak, döviz kredisi kullanılan ya da kullanımına aracılık eden banka tarafından kredi borçlusuna yapılan kambiyo satışları,
      • Sanayi sicil belgesini haiz işletmelere yapılan kambiyo satışları,
      • İhracatçı Birliklerine üye olan ihracatçılara yapılan kambiyo satışları.
    • BSMV’nin kanuni oranı %15’tir. Kambiyo muamelelerinde oran matrahın binde ikisidir. Cumhurbaşkanı, vergiyi %1’e, kambiyo muamelelerinde ise sıfıra kadar indirmeye ve ayrıca kambiyo muamelelerinde on katına, vergiye tabi diğer muamelelerde ise kanuni seviyesine kadar artırmaya yetkilidir. Yani kambiyoda sıfır ile %2, diğer işlemlerde ise %1-15 arasında belirleme yetkisi Cumhurbaşkanı’na verilmiştir.
    • Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından yayımlanan 21 Mayıs 2020 tarihli bir Genel Yazı ile de altının da kambiyo kapsamında vergilendirilmesi gerektiği açıklanmıştır.
      • “…vadesiz ve yatırım hesapları üzerinden fiziki teslimat olmaksızın yapılan altın alım satım işlemlerinin kambiyo işlemi olarak değerlendirilmesi… sebebiyle, bankalar nezdinde yatırım hesapları ve diğer (vadesiz, vb) hesaplar üzerinden fiziki teslimat olmaksızın yapılan altın satış işlemlerinin kambiyo işlemi kapsamında değerlendirilerek bu işlemler üzerinden yürürlükteki oranlara göre kambiyo muamele vergisi (BSMV) hesaplanması gerekmektedir.
  • E-defter oluşturma, imzalama ve yüklenme süresi uzatılmıştır.
    • e-Defter uygulamasına dâhil olan ve 518 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinde belirtilen mücbir sebepler kapsamında olmayan mükellefler tarafından, 1 Haziran 2020 günü sonuna kadar oluşturulması ve imzalanması gereken,
      • aylık tercihte bulunan mükellefler için Şubat/2020 ile
      • üç aylık tercihte bulunan mükelleflerin OcakŞubat-Mart/2020 dönemleri e-Defterlerinin oluşturulma ve imzalanma süresi ile
      • aynı sürede Gelir İdaresi Başkanlığı Bilgi İşlem Sistemine yüklenmesi gereken “Elektronik Defter Beratları”nın yüklenme süresi
      • 19 Haziran 2020 Cuma günü sonuna kadar uzatılmıştır.
  • Geçici vergi ertelenmiştir.
    • 2020 yılı birinci geçici vergi beyannamesi yoğun baskılar ile ertelenmiştir.
    • 12 Mayıs 2020 tarihli ve 130 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Sirküleri ile 18 Mayıs 2020 günü sonuna kadar verilmesi gereken 2020 1. Geçici Vergi Dönemine (Ocak-Şubat-Mart) ait Gelir ve Kurum Geçici Vergi Beyannamelerinin verilme süreleri ile bu beyannameler üzerine tahakkuk eden vergilerin ödeme süreleri 28 Mayıs 2020 Perşembe günü sonuna kadar uzatılmıştır.
  • KDV Uygulama Genel Tebliğinde değişiklik yapılarak mücbir sebep döneminde KDV iade işlemleri için teminat uygulaması getirilmiştir.
    • 8 Mayıs 2020 tarihli ve 31121 sayılı Resmî Gazetede yayımlanan Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Seri No: 32) ile;
    • 518 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinin 4 üncü maddesinde yer alan KDV beyannamelerinin (uzayan) verilme tarihini takip eden aybaşına kadar yapılacak iade taleplerine (ATU ve ön kontrol raporuna dayalı iadeler hariç) istinaden KDVİRA sistemi tarafından yapılan sorgulama sonucunda üretilen kontrol raporunda, alım yapılan mükelleflerin (alt mükellefler dahil) mücbir sebep nedeniyle KDV beyannamesi vermemesi ve/veya Ba-Bs bildiriminde bulunmamasından kaynaklandığı tespit edilen olumsuzluklara isabet eden kısmın iadesine yönelik düzenleme yapılmıştır.
    • Konuya ilişkin tüm ayrıntılar 2020-56 numaralı sirkülerde paylaşılmıştır.
  • GİB tarafından Elektronik Tebligat Sistemine ilişkin broşür yayımlanmıştır.
    • 456 ve 511 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğlerinde yer alan açıklamalar doğrultusunda; tebligatı yapan birim tarafından düzenlenen ve tebliği gereken belgelerin mükelleflerin elektronik adreslerine tebliğ edilmesine ilişkin detaylı açıklamaların yer aldığı “Elektronik Tebligat Sistemi” Broşürü kullanıma sunulmuştur.
    • Kurumlar vergisi mükellefleri ile ticari, zirai ve mesleki kazanç yönünden gelir vergisi mükellefiyeti bulunanlar (kazançları basit usulde tespit edilenlerle gerçek usulde vergiye tabi olmayan çiftçiler hariç) e-Tebligat sistemini kullanmak zorundadırlar.
    • e-Tebligat ile gönderilen evrak, mükellefin elektronik ortamdaki adresine ulaştığı tarihi izleyen beşinci günün sonunda tebliğ edilmiş sayılacak ve ayrıca posta yoluyla gönderilmeyecektir.
  • e-defter kılavuzu güncellenmiştir.
    • 31.03.2020 tarihinde yayınlanan Elektronik Defter Uygulaması Saklama Kılavuzunda güncelleme yapılmıştır
  • Elektronik ortamda düzenlenen muhasebe fişlerine ilişkin kılavuz yayımlanmıştır.
    • Elektronik Defter Genel Tebliğinde açıklanmış düzenlemeler çerçevesinde e-Defter uygulamasına dahil olan mükellefler tarafından elektronik ortamda oluşturulan “muhasebe fişleri”nin içeriğinde yer alması gereken asgari bilgiler, dosya formatları ile bu belgelerin elektronik ortamda düzenlenmesi sırasında uyulacak teknik usul ve esaslara ilişkin açıklamalara bu Kılavuzda yer verilmiştir.
    • e-Defter uygulamasına dahil olan mükellefler tarafından her bir belgeye ait yevmiye maddesi için düzenlenmesi gereken muhasebe fişlerinde asgari olarak bulunması zorunlu bilgiler ise Kılavuzda tablo olarak yer almaktadır:
    • Her iki kılavuza da http://www.edefter.gov.tr/anasayfa.html adresinden ulaşabilirsiniz.

VERGİ KONUSUNDA YAYIMLANAN ÖNEMLİ TEBLİĞLER

  • 312 seri numaralı Gelir Vergisi Genel Tebliği yayımlanmıştır.
    • Vergiye uyumlu mükellefler için sağlanan %5 oranında gelir veya kurumlar vergisi indirimi ile ilgili ilave açıklamalar sağlanmıştır.
    • 7194 sayılı Dijital Hizmet Vergisi Kanununun 18 inci maddesiyle vergiye uyumlu mükelleflere vergi indirimi düzenlemesinde birtakım değişiklikler yapılmıştı.
    • 312 seri nolu Gelir Vergisi Tebliği ile vergiye uyumlu mükelleflere vergi indirimi müessesesine ilişkin açıklamaların yer aldığı 301 seri nolu Gelir Vergisi Tebliğinde 7194 sayılı Kanundaki değişikliklere paralel olarak gerekli değişiklikler yapılmıştır.
    • Uyumlu mükellef indiriminden gelir (ticari, zirai veya serbest meslek) ve kurumlar vergisi mükellefleri yararlanabilir. Basit usulde kazancı tespit edilenler faydalanabilmekte fakat, çok uyumlu olsa, hiç ceza yememiş ve milyonlarca TL vergi ödemiş olsa bile, kira, faiz, değer artışı, diğer kazanç ve irat gibi yıllık beyanname verse de çok fazla sayıda mükellef bu uygulamadan yararlanamamaktadır. Finans ve bankacılık sektöründe yer alanlar da yararlanma imkanına sahip değildir.
    • Hesaplanan %5 indirim tutarı ödenmesi gereken gelir veya kurumlar vergisinden indirilir. Ancak hesaplanan indirim tutarı, hiçbir şekilde 1 milyon TL’yi (bu yıl 1.4 milyon TL) geçemez.
    • Kanunda açıkça şart koşulmamış olsa da en az 3 yıldır mükellef olmayanlar da bu imkândan faydalanamıyor. Kanunda geriye doğru 3 ve 5 yıllık çeşitli cezalar yememiş olma, beyannameleri vs zamanında verme gibi kurallar varsa da bunlar, mükellefiyetleri bu süreleri kapsayanlar için geçerli olmalıdır. 2018 Ocak’ta işe başlayıp Nisan 2020 dahil tüm beyannamelerini zamanında vermiş ve ödemelerini yapmış bir mükellefin de pek ala bu imkândan faydalanabilmesi gerekir.
    • Tebliğe göre indirimden yararlanılabilmesi için mükelleflerin, indirimin hesaplanacağı beyannamenin ait olduğu yıl ile (mesela 2019) bu beyannamenin ait olduğu yıldan önceki son iki yıla ilişkin olarak yıllık gelir vergisi ve kurumlar vergisi beyannameleri, geçici vergi beyannameleri, muhtasar, muhtasar ve prim hizmet beyannameleri ile Hazine ve Maliye Bakanlığına bağlı vergi dairelerine verilmesi gereken katma değer vergisi ve özel tüketim vergisi beyannamelerini (2019 yılı örneğinde, 2017 Ocak ve sonrası beyannameler) kanuni süresi içerisinde vermiş ve bu beyannameler üzerine tahakkuk eden vergilerini de indirimin hesaplanacağı beyannamenin verildiği tarih itibarıyla ödemiş olmaları gerekmektedir.
    • Kanuni süresi içerisinde verilen bir beyannameye ilişkin olarak, kanuni süresinden sonra düzeltme amacıyla veya pişmanlıkla verilen beyannameler vergi indiriminden yararlanılmasına engel teşkil etmeyecektir. Ancak, indirimden yararlanılabilmesi için bu beyannameler üzerine tahakkuk eden vergilerin de indirimin hesaplanacağı beyannamenin verildiği tarih itibarıyla ödenmiş olması gerekmektedir.
  • 311 seri numaralı Gelir Vergisi Genel Tebliği yayımlanmıştır.
    • 7194 sayılı Kanunla getirilen serbest meslek kazançlarında istisna uygulamasına ilişkin düzenlemeler, işverenlerce hizmet erbabına sağlanan ulaşım imkanına ilişkin istisna, amatör spor hakemlerine sağlanan ücretlere ilişkin istisna, binek otomobillerin giderleri ve amortisman tutarlarına getirilen kısıtlamaya ilişkin uygulama, 2020 yılında yürürlüğe giren ücretlerin vergilenmesine ilişkin değişiklikler, yeni gelir vergisi tarifesi, karşı tarafa yükletilen vekalet ücretinin vergilenmesine ilişkin yapılan düzenleme ve sporculara ödenen ücretlerin vergilendirilmesine ilişkin yapılan değişiklikler bu Tebliğle açıklanmaktadır.
    • Tebliğin mükelleflerin geçici vergi dahil uygulamaları açısından önemli sonuçlar doğuracağı için 27 Mayıs 2020 Çarşamba günü yani geçici verginin beyan edilmesinden bir gün önce yayımlanmış olması önem arz etmektedir.

 VERGİ KONUSUNDA YAYIMI BEKLEYEN TEBLİĞ TASLAKLARI

  • Taslak Transfer Fiyatlandırması Yoluyla Örtülü Kazanç Dağıtımı Hakkında Genel Tebliğ (Seri No: 1)’de Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğin yayımlanması beklenmektedir.
    • Söz konusu Taslak Gelir İdaresi Başkanlığı web sayfasının “mevzuat taslakları” bölümünden kaldırılmış olup yakın zamanda yayımlanması beklenmektedir.
    • Çok önemli sonuçları olacak bu Tebliğe ilişkin görüş ve önerilerimizi 2020-50 numaralı sirkülerde paylaşmıştık.
  • Mükellefiyet Kaydının Terkini ile ilgili VUK Genel Tebliğ Taslağı hazırlanmıştır.
    • Bilindiği üzere 7194 sayılı Kanunun 24’üncü maddesi ile 213 sayılı Vergi Usul Kanununa “Mükellefiyet kaydının analiz ve değerlendirme sonuçlarına bağlı olarak terkini” başlıklı 160/A maddesi eklenmişti.
    • Söz konusu maddenin uygulamasına ilişkin açıklamalar ile usul ve esaslarına yönelik olarak Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği taslağı hazırlanmış ve GİB web sayfasında görüş ve öneriye açılmıştır.
  • İzaha Davet Tebliğ Taslağı hazırlanmıştır.
    • 6728 sayılı Kanun ile 213 sayılı Vergi Usul Kanununun mülga 370’inci maddesinin “İzaha davet” başlığı altında yeniden düzenlenmesi suretiyle vergi sisteminde ihdas edilen “izaha davet” müessesinde 7194 sayılı Kanunun 25’nci maddesi ile değişiklikler yapılmıştı.
    • Bu kapsamda, yapılan değişiklikler çerçevesinde “izaha davet” müessesesinin uygulamasına ilişkin açıklamalar ile usul ve esaslarının belirlenmesine yönelik olarak Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği taslağı hazırlanmış ve görüş ve önerilere açılmak üzere GİB web sayfasında yerini almıştır.

Sosyal Güvenlik Mevzuatı

  • Kamu işletmelerinin ve mahiyet kodu farklı olan şirketlerin nakdi ücret tazminatından yararlanma imkânı var mıdır?
    • SGK yayımlamış olduğu bir genel yazı (11 Mayıs 2020 tarih ve E.5958383) ile nakdi ücret desteği kapsamında yapılacak çalışmalara esas olması bakımından, yazı eki listede yer alan mahiyet kodu 1-3 olan işyerleri ile siyasi partilere ilişkin işyerlerinin mahiyet kodu, unvan ve diğer yönleriyle tescil kayıtlarının güncellenmesi, belediyelere ait şirketlerin güncellemeleri yapılırken şirket hissenin %50’den fazlasının belediye veya bağlı/ilgili kuruluşuna ait olması halinde mahiyet kodunun 1 veya 3 olarak güncellenmesi; %50 ve daha azının belediye veya bağlı/ilgili kuruluşuna ait olması halinde ise belediye şirketi kodunun değiştirilmesi gerektiğini duyurmuştur.
    • Bu yazıdan anlaşılan, kamu veya belediye şirketlerinin her ne kadar her türlü vergisel vecibesini yerine getirse, İşkur ve SGK düzenlemelerine uygun olarak tüm prim beyannamelerini zamanında verip ödemelerini yapsa dahi bu imkândan faydalandırılmayacağı anlaşılmaktadır. Bu konunun yasal bir karşılığı bulunmamakta olup her türlü işveren ve işyerine bağlı çalışan ve İşkur ve SGK’ya tabi olanların bu haktan mahrum bırakılmaması gerekir.
  • Covid-19 İş Kazası veya Meslek Hastalığı Sayılır mı?
    • 2020/12 sayılı SGK Genelgesine göre Covid-19 bulaşıcı hastalık olması gerekçesiyle provizyon alınması gereken hastalık olarak tanımlanmıştır. Bu durumda iş sırasında bu hastalığa kapılanlar için iş kazası ve meslek hastalığı sayılmayacağı anlaşılmaktadır.
    • Konu iş hukuku açısından tartışmalı olup bu tür konulara karşı işverenlerin ve çalışanların hazırlıklı olması gerekir.

B. Ar-Ge & İnovasyon & Teşvikler Konusu

  • Döviz Kazandırıcı Hizmet Sektörleri İçin Markalaşma Destekleri Hakkında 2564 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı 20 Mayıs 2020 günü Resmî Gazetede yayımlanmıştır.
    • Söz konusu Kararın amacı; döviz kazandırıcı hizmet sektörlerinde faaliyet gösteren ve Türkiye’de yerleşik şirket, kurum ve kuruluşların markalaşmak için gerçekleştirdikleri faaliyetlere ilişkin giderler, Türkiye İhracatçılar Meclisi ve ihracatçı birliklerinin TURQUALITY® Programı kapsamında şirket, kurum ve kuruluşların markalaşma sürecinde yurt içi ve yurt dışında vereceği desteklere ilişkin harcamalar, Türk markalarının pazara giriş ve tutunmalarına yönelik gerçekleştireceği her türlü faaliyet ve organizasyona ilişkin giderler ile hizmet sektörlerine yönelik olumlu Türk malı ve hizmeti imajının oluşturulması ve yerleştirilmesi için yurt içinde ve yurt dışında gerçekleştirilecek her türlü harcamanın Destekleme ve Fiyat İstikrar Fonundan karşılanmasına dair usul ve esasların belirlenmesidir.
    • Anılan Kararda komite ve çalışma grupları, sunulan destek unsurları, marka destek programının esasları, Turquality destek programı, programların yürütülmesi, destek kapsamına alınmaya ilişkin işlemler, desteklerin başlangıç tarihleri, süre ve kapsamları, destek programları arasında geçiş, desteklenecek markanın tesciline ilişkin hükümler, destek kapsamına girmesi mümkün olmayan finans vb sektörler, başvuru belgelerinin ibrazı ve ödemeler, yurt dışı onay işlemleri, faaliyet ve harcama belgelerinin uygunluğu, son olarak da izleme ve değerlendirme, yanıltıcı durumlarda uygulanacak yaptırımlar ve yürürlükten kaldırılan 2015/9 sayılı Karar ile geçiş hükümleri ayrıntılı bir şekilde düzenlenmektedir.
    • Ayrıca Karar ekinde reklam, tanıtım ve pazarlama faaliyetlerine ilişkin Ek-1 ile danışmanlık faaliyetlerine ilişkin Ek-2 numaralı listeler yayımlanmıştır. Danışmanlık kapsamında yönetim danışmanlığı, tasarım, hukuk ve bilişim danışmanlığı alt başlıkları desteklenmektedir.
  • Döviz Kazandırıcı Hizmet Sektörleri Markalaşma Desteklerine ilişkin başvuru süreleri uzatılmıştır.
    • Tüm dünyayı etkisi altına alan COVID-19 salgını nedeniyle oluşabilecek hak kayıplarının önlenmesi amacıyla; Ticaret Bakanlığı tarafından hizmet sektörlerine yönelik olarak uygulanan 2015/8 sayılı Döviz Kazandırıcı Hizmet Ticaretinin Desteklenmesi Hakkında Karar ile 2015/9 sayılı Döviz Kazandırıcı Hizmet Sektörleri Markalaşma Destekleri Hakkında Karar kapsamındaki başvuru süreleri uzatılmıştır.
    • Buna göre; yararlanıcı ve işbirliği kuruluşlarının destek başvuru tarihleri ya da eksik belge ibraz süreleri 11 Mart 2020 ile 30 Haziran 2020 tarihleri (bu tarihler dahil) arasında dolan hak sahipleri için söz konusu tarihlerin (destek başvuru tarihi, eksik tamamlama tarihi) 27 Temmuz 2020 olarak uygulanması kararı alınmıştır.
    • Destek başvurusu ya da eksik belge ibrazı için gerekli olan bilgi ve belgeleri temin edebilen yararlanıcı ve işbirliği kuruluşlarının belirtilen ek süreyi kullanmaları zorunlu olmayıp mevzuatta yer alan sürelere göre işlemlerine devam edebileceklerdir.
    • Ayrıca, hizmet sektörlerine yönelik olarak uygulanmakta olan söz konusu destek programlarına ilişkin tüm başvuru ve inceleme süreçlerine devam edilmektedir.
  • Pazara Girişte Dijital Faaliyetlerin Desteklenmesi Hakkında Karar Yayımlanmıştır.
    • 27 Mayıs 2020 tarihli Resmî Gazeteyle yayımlanan 2573 sayılı Cumhurbaşkanı Kararıyla ülkemizde faaliyette bulunan firmalar için sanal fuar, sanal ticaret heyeti ve e-ticaret sitelerine üyeliğe yönelik tasarlanan desteklerle alakalı düzenlemeler yapılmıştır.
    • E-ticaret sitesi başına yapılan giderlerin %60’ı (8.000TL üst limitle) Destekleme ve Fiyat İstikrar Fonu’ndan karşılanacaktır. (DFİF) En fazla 3 site ve site başına 2 yıl bu desteklerden yararlanma imkânı bulunmaktadır. 2020 sonuna kadar %60 yerine %80 destek oranı uygulanacaktır.
    • Sanal fuarlar ve sanal ticaret heyetlerine ilişkin giderlerin %50’si (50.000USD’ye kadar) desteklenecektir.
    • Bu kararlardan haksız yere yararlanılması durumunda müeyyideler uygulanır.
  • Ar-Ge Faaliyet Raporları: Ar-Ge &Tasarım Merkezlerinde yürütülen faaliyetlere ilişkin faaliyet raporlarının sunulması gerekmektedir.
    • Araştırma, Geliştirme ve Tasarım Faaliyetlerinin Desteklenmesine İlişkin Uygulama ve Denetim Yönetmeliği’nin 21. maddesinin 8. fıkrası gereği Ar-Ge/Tasarım Merkezinde yürütülen faaliyetlere ilişkin faaliyet raporu, takvim yılını kapsayacak şekilde en geç Haziran ayı içinde Bakanlığa yazılı veya elektronik ortamda sunulmalıdır.
    • İlgili döneme ait faaliyet raporunun sistem üzerinden İşletme Yetkilisi veya Ar-Ge & Tasarım Merkezi Yetkilisi tarafından elektronik imza ile Haziran ayı sonuna kadar gönderilmesi gerekmektedir.
  • Ar-Ge’de Uzaktan Çalışma İmkânı: Ar-Ge ve Tasarım Merkezleri ile Teknokent Firmaları için Uzaktan Çalışma Esnekliği uygulaması Haziran sonuna kadar uzatılmıştır.
    • Salgının etkilerini azaltmak amacıyla, 4691 sayılı Kanunla Teknoloji Geliştirme Bölgelerinde bulunan veya 5746 sayılı Kanun çerçevesinde Ar-Ge ve Tasarım Merkezi olan firmalar için yeni bir uzaktan çalışma kararı daha yayınlanmıştır. Firmalar bu yeni karara göre mayıs ayında %100, haziran ayında ise %50 oranında istisna ve teşviklerden faydalanarak uzaktan çalışmaya devam edebileceklerdir.
    • Bu karar kapsamında; 27 Mayıs 2020’ye uzatılan uzaktan çalışma esnekliği, 31 Mayıs 2020’ye uzatılmıştır. 1 Haziran 2020’den başlayarak 30 Haziran 2020’ye kadar ise TGB ve Ar-Ge & Tasarım Merkezlerinde bildirime tabi personel sayısının 4691 veya 5746 sayılı Kanun kapsamında istihdam edilen personel sayısının yüzde 50’sini geçmemek veya bildirime tabi personele isabet eden toplam çalışma süresinin, ilgili kanunlar kapsamında istihdam edilen toplam personel sayısına isabet edecek toplam çalışma süresinin yüzde 50’sini aşmamak şartıyla uzaktan çalışmaya müsaade edilmesine karar verilmiştir.
  • İlerleme Raporları: TÜBİTAK projelerine ilişkin ilerleme raporlarının sunulması
    • Araştırma Destek Programları Başkanlığı (ARDEB), Teknoloji ve Yenilik Destek Programları Başkanlığı (TEYDEB) ve Bilim İnsanı Destek Programları Başkanlığı (BİDEB) tarafından desteklenerek yürürlüğe giren projeler kapsamında 30 Haziran 2020 tarihine kadar gönderilmesi gereken Gelişme/Sonuç/Dönem Raporlarının son gönderim tarihleri, Ülkemizde ortaya çıkan Koronavirüs (COVID-19) salgını nedeniyle alınan tedbirler kapsamında üç ay ertelenmişti.
    • Söz konusu raporların güncellenen tarihler doğrultusunda gönderilmesi hususunda gereken hassasiyetin gösterilmesi beklenmektedir.
  • Yeni Çağrılar: COVID-19 Konulu EUREKA Network Çağrısı için proje önerisi sunulması mümkündür.
    • EUREKA Programı kapsamında, COVID-19’a özgü ihtiyaçlara yönelik kısa ve orta vadeli yanıtlar bulmayı amaçlayan araştırma ve yenilik projeleri ortak çağrısı başvuruları için son tarih, 15 Mayıs 2020 (saat:17.00, CEST) olarak belirlenmiştir. Türk ortakların en geç 25 Mayıs 2020 saat 14:00’a kadar ulusal başvurularını tamamlamaları gerekmektedir.
  • KOSGEB Teknoyatırım başvuruları alınmaya devam etmektedir.
    • Koronavirüs (COVİD-19) Salgınından Korunmak Üzere Alınan Tedbirler Kapsamında Üretilecek Ürünler için KOSGEB- Teknoyatırım programı proje başvuruları halen devem etmektedir.
  • Patent Tabanlı Teknoloji Transferi Destekleme Çağrısı (Patent Lisans – 2020 – 1)
    • Patent Lisans – 2020 – 1 Çağrısı ile yükseköğretim kurumları, araştırma altyapıları, kamu kurumları, kamu araştırma merkez ve enstitüleri ve erken aşama teknoloji şirketleri tarafından yürütülen araştırma, geliştirme ve yenilik projeleri sonucunda ortaya çıkan ve patent ile korunan teknolojilerin lisanslama veya devir yolu ile Türkiye’de yerleşik sermaye şirketlerine aktarılması hedeflenmektedir.
    • Başvuru Tarihleri: Bu kapsamda TÜBİTAK Yenilik Destek Programı kapsamında bir çağrıya çıkılmıştır. Çağrı açılış tarihi 14 Mayıs 2020, ön kayıt için son tarih 17 Ağustos 2020, başvuruların PRODİS üzerinden alınması ise 15 Haziran-31 Ağustos 2020 arasıdır.
    • Başvuru Yapabilecek Kişi, Kurum ve Kuruluşlar: Müşteri kuruluş tanımına uyan sermaye şirketleri ve teknoloji sağlayıcı kuruluş tanımına uyan yükseköğretim kurumları, araştırma altyapıları, kamu kurumları, kamu araştırma merkezi/enstitüleri, teknoloji transfer ofisleri veya 4691 sayılı Kanun’a göre teknoloji geliştirme bölgesinde faaliyet gösteren sermaye şirketleri bu Çağrı kapsamında proje önerisi sunabilir.
  • Siparişe Dayalı Ar-Ge Projeleri için KOBİ Destekleme Çağrısı (Sipariş Ar-Ge – 2020)
    • Sipariş Ar-Ge 2020-1 çağrısı ile müşteri gereksinimlerini karşılayan çözüm önerilerinin, KOBİ’ler tarafından Ar-Ge yolu ile ticarileşebilir çıktılara dönüştürülmesi hedeflenmektedir. Çağrıya bir Müşteri Kuruluş ve en az bir Tedarikçi Kuruluş ortak başvuru yapılacaktır. Başvuru ve destek aşamalarında muhatap kuruluş Müşteri Kuruluş olacaktır. Tedarikçi Kuruluş KOBİ ölçeğinde olmalıdır. Bu kapsamda TÜBİTAK Yenilik Destek Programı kapsamında bir çağrıya çıkılmıştır. Çağrı açılış tarihi 14 Mayıs 2020, ön kayıt için son tarih 17 Ağustos 2020, başvuruların PRODİS üzerinden alınması ise 15 Haziran – 31 Ağustos 2020 arasıdır.
    • Bu çağrı kapsamında, projelerin kabul edilen bütçelerinin toplamı en fazla 30.000.000 TL olacaktır. Proje bütçesi ise en fazla 2.500.000 TL olacaktır. Proje: 1. Ürün/süreç geliştirme ve 2. Ticarileşme olmak üzere iki aşamadan oluşacaktır. Ürün/süreç geliştirme aşaması en fazla 24 aydır. Ticarileşme süresi ise sabit 24 ay olacaktır.

C. DİĞER ERTELEMELER

  • Tüketici hakem heyetlerinde hak kayıplarının önlenmesi amacıyla 15 Haziran’a kadar süre verilmiştir.
    • Tüketici Hakem Heyetleri Yönetmeliğinin geçici 3’üncü maddesine yapılan değişiklikle daha önce 30 Nisan’a kadar uzatılan süreler 15 Haziran’a kadar uzatılmıştır.
    • Devlet katkılı konut hesabı ödemelerinde kolaylık sağlanmıştır.
      • Buna göre ayda ikiden az olmamak üzere toplanan tüketici hakem heyetlerinin toplantılarının yapılması bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten,
      • İstenen bilgi ve belgelerin sunulması için verilen süreler, bilirkişilere raporlarını hazırlamaları için verilen süreler ve tüketici hakem heyetleri kararlarının taraflara tebliğ edilmesi için belirlenen süreler 13/3/2020 (bu tarih dâhil) tarihinden itibaren 15/6/2020 (bu tarih dâhil) tarihine kadar durmuştur.
      • Bu süreler, durma süresinin sona erdiği günü takip eden günden itibaren işlemeye başlar. Bilgi ve belgelerin sunulması için verilen sürelerin bitimine durma süresinin başladığı tarih itibarıyla on beş gün ve daha az kalmış ise, bu süreler durma süresinin sona erdiği günü takip eden günden başlamak üzere on beş gün uzamış sayılır.

D. FİNANS & BANKACILIK

  • BDDK 21.05.2020 tarihinde yapılan basın açıklamasında 100 gr ve üstü altın alım işlemlerinin 1 gün valörlü olarak gerçekleştirileceğini duyurmuştur.
    • “Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulunun 21.05.2020 tarih ve 9033 sayılı Kararı ile finansal piyasaların istikrarlı işleyişine ve kredi sisteminin etkin çalışmasına katkıda bulunulmasını teminen; 05.2020 tarihinden itibaren gerçek ve tüzel kişilerin günlük 100 gr ve üzerinde altın alım işlemlerinde, altının ilgilinin hesabına aktarılmasının ve/veya kullanıma açılmasının bir iş günü valörlü olarak gerçekleştirilmesine ve konunun Kuruluş Birlikleri vasıtasıyla tüm bankalara duyurulmasına karar verilmiştir.”
  • BDDK 20 Mayıs tarihli kararıyla bankalara yönelik plasman ve kredi hacmini daraltmıştır.
    • “Bankaların, yurtdışındaki konsolidasyona tabi kredi kuruluşu ve finansal kuruluş niteliğini haiz ortaklıkları ile yurtdışındaki şubeleri de dahil olmak üzere, yurt dışında yerleşik finansal kuruluşlara yapacakları TL plasmanlar, TL depo, TL repo ve TL kredilerin toplamının bankaların en son hesapladıkları yasal özkaynaklarının %0,5’i ile sınırlandırılmasına karar verilmiştir.”
  • TCMB ile Katar Merkez bankası arasındaki SWAP anlaşmasının tutarı 5 Milyar  USD’den 15 Milyar USD’ye yükseltilmiştir.
    • Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası ve Katar Merkez Bankası arasında 17 Ağustos 2018 tarihinde imzalanan ikili para takası (swap) anlaşması tadil edilmiştir. Yapılan değişiklikle swap anlaşmasının tutarı 5 milyar ABD doları karşılığı Türk lirası ve Katar riyalinden 15 milyar ABD doları karşılığı Türk lirası ve Katar riyaline yükseltilmiştir.
    • Para takası anlaşmasının temel hedefi yerel para birimleri üzerinden gerçekleştirilen ticareti kolaylaştırmak ve iki ülkenin finansal istikrarına destek sağlamaktır.
  • BDDK finansal piyasalarda manipülasyon ve yanıltıcı işlemleri önlemek adına bir Yönetmelik yayımlamıştır.
    • 7 Mayıs 2020 Perşembe günü 31120 sayılı Resmî Gazetede yayımlanan Yönetmelik Bankacılık Kanunun 76/A ve 93 ncü maddelerine dayanılarak hazırlanmış ve yayımı tarihinde yürürlüğe girmiştir.
    • Yönetmelik amaç, kapsam, tanımlar dışında finansal piyasalardaki manipülatif ve yanıltıcı işlemleri tanımlamıştır.
  • TCMB Sermaye Hareketleri Genelgesinde çok önemli değişiklikler yapmıştır.
    • Türk Parasının Kıymetini Koruma Hakkında 32 sayılı Karar ve buna ilişkin mevzuat ile yabancı sermayeli şirketlerin sermaye hareketleri, ihracat, ithalat, döviz kazandırıcı işlemler, yurt içinden ve yurt dışından temin edilen krediler, döviz ile düzenlenemeyecek sözleşmeler ve denetim konuları belirlenmiştir.
    • Kararın 12’nci maddesine göre yabancı yatırımcılar tarafından Türkiye’ye yapılacak doğrudan yatırımlar Doğrudan Yabancı Yatırımlar Kanunu ve buna bağlı oluşturulan mevzuat çerçevesinde gerçekleştirilir.
    • Özet olarak bugüne kadar, döviz gelirlerinin beyanı ve yıllık güncelleme, risk merkezi bildirimleri, yurt dışından gelen paraların kredi olup olmadığının takibinde bilgi belge ibrazı, yatırım teşvik belgesine dayalı döviz kredilerinde mükerrer kullanımın önlenmesi yeni veya mevcut şirket alımında istisna konularında değişiklikler yapılmıştır.
    • Son olarak yabancı gemilere yapılan dövizli satışları ve gümrüksüz mağaza kapsamında yapılan satışları döviz geliri kapsamına dâhil edilmiş, lisanssız elektrik üretim tesislerinin devri döviz geliri olmadan alınabilecek kredilere eklenmiş ve rotatif kredilerin kullandırılmasında kredi geri ödemeleri konusu düzenlenmiştir.
    • Bu değişikliklere ilişkin güncellemeleri sizlere ayrı bültenlerle duyurmaya devam edeceğiz.
  • TCMB 2019 Faaliyet Raporu yayımlanmıştır. TCMB 2018 yılı istatistiklerine göre toplam kurumlar vergisinin %12,4’ünü tek başına karşılamıştır.
    • TCMB yıllık faaliyet raporunu ayrıntılı bir şekilde, kurum olarak yapılanlar, 2019 yılına ilişkin genel bilgiler, istatistikler ve gelişmeler olarak duyurmuştur. Kısa ve özet bilgiler olarak;
      • TCMB, 30 Haziran 1930 tarihinde anonim şirket statüsünde kurulmuş ve 3 Ekim 1931 tarihinde Ankara’da faaliyetlerine başlamıştır.
      • TCMB’nin sermayesi 25.000 Türk lirası olup, hisseleri (A), (B), (C) ve (D) sınıflarına ayrılmıştır. (A) sınıfı hisse senetleri, TCMB sermayesinin yüzde 51’inden aşağı düşmemek koşuluyla Hazineye aittir.
      • Türkiye’de Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM)’ne ait olan para basma yetkisi TBMM tarafından süresiz olarak TCMB’ye devredilmiştir. Bu doğrultuda, ülkemizde banknot basma ve ihraç imtiyazı tek elden TCMB’ye aittir.
      • 25 Nisan 2001 tarihinde 1211 sayılı TCMB Kanunu’nda yapılan değişiklik ile TCMB’nin temel amacı fiyat istikrarını sağlamak olarak belirlenmiştir. Bununla birlikte TCMB, fiyat istikrarını sağlama amacı ile çelişmemek kaydıyla hükûmetin büyüme ve istihdam politikalarını desteklemekle görevlendirilmiştir.
      • 2019 yılı sonu itibarıyla, yurt içinde 17 Genel Müdürlüğü ve çeşitli illerde faaliyet gösteren 21 Şubesi; Frankfurt, Londra, New York, Washington, Pekin, Tokyo, Doha ve Kuala Lumpur’daki temsilcilikleri bünyesinde ekonomi müşavirlikleri ve ataşelikleri bulunan TCMB, toplam 3.874 personeli bulunmaktadır.
      • Tüketici enflasyonu, 2019 yılında önemli ölçüde gerileyerek yıl sonunda yüzde 11,8 olarak gerçekleşmiştir.
      • 2018 yılı vergi rekortmenleri listesine göre TCMB 10.610.547.065,28 TL kurumlar vergisi ile Türkiye’de kurumlar vergisi rekortmeni olmuştu. Bu tutar ülke olarak toplanan toplam kurumlar vergisinin %12,4’üne tekabül ediyor.
      • Bu yıl da karı üzerinden 11.051.920.643 TL kurumlar vergisi ödemesi beklenmektedir.
  • Merkezi Yönetim Borç İstatistikleri Yayımlanmıştır.
    • Merkezi yönetim brüt borç stoku 30 Nisan 2020 tarihi itibarıyla 1.575,6 milyar TL olarak gerçekleşmiştir.
    • Borç stokunun 739,5 milyar TL tutarındaki kısmı Türk Lirası cinsi, 836,1 milyar TL tutarındaki kısmı döviz cinsi borçlardan oluşmaktadır.
    • Mayıs 2020 dönemine ilişkin rakamlar 22 Haziran 2020 tarihinde yayımlanacaktır.
  • Bankalar Birliği salgınla mücadele kapsamında alınan genel önlemleri, bankaların aldıkları finansal tedbirleri, tavsiye kararlarını ve kendileri tarafından yapılan çalışmaları özetleyen bir bilgi notu yayımlamıştır.
    • 5 Mayıs tarihli Nota linkten ulaşabilirsiniz.
    • Ayrıca BDDK tarafından Türk Bankacılık Sektörü Temel Göstergeler Raporu (Mart 2020) de kurumun web sayfasında yayımlanmıştır.
    • Türkiye Bankalar birliği Risk Merkezi, kredi ve diğer finansal kuruluşlardan topladığı risk bilgileri üzerinden hazırladığı istatistik raporlarını kamuoyu ile paylaşmıştır. Rapora linkten ulaşabilirsiniz

E. DIŞ TİCARET VE GÜMRÜK SAHASI

  • Ticaret Bakanlığının Covid-19 web sayfası faydalı bilgileri bir araya getirmektedir.
    • Ticaret Bakanlığınca salgın hastalık döneminde ithalat, ihracat, iç ticaret ve gümrük işlemlerine ilişkin alınan önlemleri, mevzuat düzenlemelerini ve duyuruları toplu olarak yayımlamak üzere https://covid19.ticaret.gov.tr adresinde ayrı bir site oluşturulmuştur.
  • Artan Gümrük Vergileri: Çok sayıda ürüne ilave gümrük vergisi yükümlülüğü getirilmiştir.
    • 11 Mayıs 2020 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan 2514 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile; yapı malzemeleri, beyaz eşya ürünleri, mücevherat, müzik aletleri gibi çok sayıda ürüne ilave gümrük vergisi getirilmiştir. Karar’da dönemler bazında uygulanacak ilave gümrük vergisi oranlarını gösterir Ek-1 ve Ek-2 olmak üzere iki farklı tablo yer almaktadır. 11.05.2020 – 30.09.2020 tarihleri arasında Ek-2 tabloda belirtilen oranlar, 01.10.2020 tarihinden itibaren ise Ek-1 tabloda belirtilen oranlar geçerli olacaktır.
    • Vergi artışı mükerrer Resmi Gazete ile gün içinde artırıldığı için yükümlülerin söz konusu Karardan beyannamelerini tescil ederken haberdar olmamaları nedeniyle, 11.05.2020 tarihinde tescil edilen ve BİLGE sistemi tarafından İGV hesaplanmamış olan beyannameler için söz konusu Karar uyarınca ek tahakkuk düzenlenmesi, ancak söz konusu ek tahakkuklarla alakalı olarak ayrıca cezai bir işlem yapılmamasına karar verilmiştir.
    • Ek-1 tablo ile belirlenen ilave gümrük vergisi oranlarının Ek-2 tablo ile belirlenen ilave gümrük vergisi oranlarına göre daha düşük belirlendikleri görülmekte olup, vergi yükünün 01.10.2020 tarihinden itibaren bir miktar azaltılacağı anlaşılmaktadır.
    • 20 Mayıs 2020 günü Resmî Gazetede yayımlanan 2565 sayılı Cumhurbaşkanı Kararıyla da çok sayıda ürüne yönelik olarak ilave vergiler getirilmiştir. Karar yayımı tarihinde yürürlüğe girmiştir. Kararın yayımlandığı gün içinde ilave gümrük vergisi tahakkuku yapılmamış eşyaya ilişkin ilave tahakkuklar verilmiştir.
    • Kararın yayımı tarihinden önce ülkemize sevk edilmek üzere bir taşıması belgesi düzenlenerek yüklemesi yapılmış olan eşyanın en geç 15 gün içinde ithale ilişkin GB tescili yapılırsa Ek-2 yerine Ek-1’de yer alan oranda ilave gümrük vergisi tahsil edilir.
    • 17 Nisan 2020 tarih ve 2424 sayılı Cumhurbaşkanı Kararıyla da çok sayıda eşyaya ilişkin olarak ilave gümrük vergisi yükümlülüğü getirilmişti.
  • İngiltere Brexit sonrasında uygulanacak gümrük vergisi oranlarına ilişkin tarife yayımlamıştır.
    • https://www.gov.uk/check-tariffs-1-january-2021 İngiltere ile ticareti olan firmalarımızın ürün kodlarıyla 1.1.2021’den itibaren geçerli olacak tarifeye ilişkin olarak vergi yükümlülüklerini kontrol etmelerini tavsiye ederiz. Ülkemiz ile UK arasında hali hazırda bir Serbest Ticaret Anlaşması bulunmamaktadır.
  • İhracı yasak ve ihracı kayda bağlı mallar ve ön izne bağlı mallar Tebliği güncellenmiştir.
    • 2020/8 sayılı İhracat Tebliği ile yapılan düzenleme ile ihracı yasak ve ön izne bağlı mallar listesinin 33-40 nolu satırları yürürlükten kaldırılmıştır.
      • Mart 2020’de bu listeye iki ayrı ürün grubu eklenmişti. 26 Mart 2020 tarihinde ihracı yasak ve öz izne bağlı mallar listesine eklenen ventilatör, yoğun bakım üniteleri, entübasyon tüpleri gibi ürünler bu liste kapsamından çıkarılmıştır.
    • 2020/9 sayılı İhracı Kayda Bağlı Mallara İlişkin Tebliğin 35-38 nolu satırları yürürlükten kaldırılmıştır.
      • 35- Etil Alkol 36- Kolonya 37- Dezenfektan 38- Hidrojen Peroksit
      • Bu satırlarda yer alan ürünler 2020/5 numaralı Tebliğ ile (18 Mart 2020 tarihinde Resmî Gazetede yayımlanan) kayda alınmıştı.
      • Uygulama olarak İhracı Kayda Bağlı Mallara İlişkin Tebliğ kapsamındaki malların ihracından önce gümrük beyannamelerinin İhracatçı Birlikleri Genel Sekreterliğince kayda alınması gerekmektedir.

F. DİĞER MEVZUAT ALANI

  • Yatırım Teşviklerde ilave 1 yıl süre verilmiştir.
    • 2012/3305 sayılı Ana Kararnameye eklenen geçici 14’üncü maddeyle yatırımların tamamlanabilmesi için talep edilmesi halinde 1 yıla kadar ilave süre verilebilecektir.
    • Bu hak yarım kalan veya tamamlanmayan yatırımlardan 11 Mart 2020 tarihinde öce düzenlenen ve devam eden yatırımların tamamlanabilmesini teminen verilmektedir.
  • Sigortacılık Yönetmeliğine önemli değişiklikler yapılmıştır.
    • 9 Mayıs 2020 tarihli Resmî Gazetede yayımlanmıştır.
    • Sigorta sözleşmeleri ister doğrudan ister sigorta acentesi vasıtasıyla olsun, tarafların bir araya gelmeksizin uzlaşmalarına imkân sağlayan her türlü iletişim aracı kullanılarak akdedilebilecektir. Bu kapsamda mesafeli sözleşme akdetmek isteyenlerin, işi yürütebilecek şekilde gerekli organizasyon ve teknik alt yapıya sahip olması gerekir.
    • İkinci önemli bir düzenleme ise sektörde ciddi tartışmalara sebebiyet vermiştir. Yönetmeliğin “mal ve hizmet satışı ile bağlantılı olarak sunulan sigortalar” başlıklı 10 ncu maddesine göre asli işi sigorta aracılığı olmayan işletmeler, sundukları mal ve hizmetlerle birlikte, Yönetmelikte sayılan şartların tamamını sağlamak suretiyle sigorta hizmeti sunabileceklerdir.
    • Son olarak Yönetmelikte uzaktan satış cihazları ile pazarlama konusunda da değişiklikler yapılmıştır. Kiosk, web sayfası, mobil uygulamalar ile bu işlemler yapılabilmektedir.
  • Özel Tiyatro Projelerine Devlet Yardımı Uygulaması: Özel tiyatroların projelerine verilecek yardımlara ilişkin Yönetmelik değiştirilerek yapılacak yardımların miktarı artırılmış ve Covid-19 sebebiyle kolaylıklar sağlanmıştır.
    • Bu desteklerden Kültür ve Turizm Bakanlığınca oluşturulan sisteme kayıtlı tiyatrolar ile sanatçı tanıtma kartı sahibi gerçek kişiler yararlanmaktadır.
    • Başvurular her yıl 1-31 Temmuz arasında yapılmaktadır.
    • Tiyatrolara projelerinin %70’ine kadar ve 150.000TLY’ye kadar yardım yapılabilmektedir.
    • 5 Mayıs tarihli Yönetmelik değişikliğiyle, 2019-2020 sana sezonunda yerine getirilmesi gereken asgari sergilenme sayıları şartı aranmayacaktır.
  • Covid 19 kapsamında rahatlatıcı, düzenleyici bazı mevzuat değişiklikleri yapılmıştır.
    • Döviz bürosu olan bilinen yetkili müesseseler için rapor tarihleri uzatılmıştır.
    • Hazine ve Maliye Bakanlığının 14 Mayıs 2020 tarihli duyurusuna göre; 2019 yılı Kurumlar Vergisi beyannamelerinin verilmesine ilişkin sürelerin uzatılmasına bağlı olarak yetkili müesseselerin 2019 yılına ilişkin bilanço ve kar/zarar tablolarının Bakanlığımıza gönderilme süresi 15 Haziran 2020 tarihine kadar uzatılmıştır.
    • Bilindiği üzere, Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Karar’a İlişkin 2018-32/45 Sayılı Tebliğ’in 19 uncu maddesinin ikinci fıkrası uyarınca yetkili müesseselerin yıllık bilanço ve kar/zarar tablolarının onaylı örneklerini ilgili oldukları yılı takip eden yılın en geç Nisan ayı sonuna kadar Bakanlığa göndermeleri gerekmektedir. Dolayısıyla; normal şartlarda her yılın Nisan ayı içerisinde herhangi bir uyarı veya bildirime gerek kalmaksızın önceki yıla ilişkin bilanço ve kar/zarar tablolarının onaylı örneklerinin Bakanlığa gönderilmesi zorunluluğu bulunmaktadır.
    • 14 Mayıs tarihli Resmî Gazetede yayımlanan Tebliğler ile karayolu taşımacılığında taban & tavan ücret uygulamasına ve maliyet tavanlarına ilişkin düzenleme yapılmıştır.
      • Tebliğin amacı, Dünya Sağlık Örgütü tarafından pandemi ilan edilen COVID-19 salgını nedeniyle uygulanan tedbirler sonucunda karayoluyla yurtiçi yolcu taşımacılığı yapan firmaların üstlenmek zorunda kaldıkları ilave maliyetler dikkate alınarak, karayoluyla yurtiçi yolcu taşımacılığı alanında, 31 Temmuz 2020 tarihine kadar uygulanmak üzere taban ve Tebliğ ekinde yer alan tavan ücret tarifesini belirlemektir.
      • Tebliğ ile belirlenen tavan ücret tarifesine Katma Değer Vergisi (KDV) dahildir.
      • Ayrıca ikinci bir Tebliğ ile karayolu ile yurt içi yolcu taşımacılığı yapan işletmelere ilave kolaylıklar sağlanmıştır. Tebliğin amacı, Dünya Sağlık Örgütü tarafından pandemi ilan edilen COVID-19 salgını nedeniyle uygulanan tedbirler sonucunda karayoluyla yurt içi yolcu taşımacılığı yapan firmalarımızın üstlenmek zorunda kaldıkları ilave maliyetler dikkate alınarak, karayolu yolcu taşımacılığı alanında terminal işletmeciliği yapmaya yetkili olan T1 ve T2 yetki belgesi sahibi işletmecilerin, terminallerden çıkış yapan taşıtlar ile terminal alanı içerisinde bulunan otoparkları kullanan taşıtlardan alabilecekleri tavan ücretlerini belirlemektir.
    • Paket Tur Yönetmeliğine aşağıdaki geçici madde eklenerek iadeye ilişkin 14 gün kuralı ve uygulanacak yöntemler açılanmıştır.
      • “Covid-19 salgını nedeniyle sözleşmenin feshi
      • Geçici Madde 1- Bu Yönetmeliğin 16 ncı maddesi kapsamında yapılan bedel iadelerinin, fesih bildiriminin paket tur düzenleyicisi veya aracısına ulaşmasından itibaren on dört gün içerisinde yapılması esastır. Ancak, COVİD-19 salgını nedeniyle, 5 Şubat 2020 tarihinden itibaren ifası öngörülen ve hava yolu ile ulaştırma içeren paket tur sözleşmelerine ilişkin bedel iadelerinde, paket tur düzenleyicisi veya aracısı tarafından hava taşıma işletmelerine ödenip belgelendirilen uçuş bedeli, uçuş yasağı kalktıktan sonraki altmışıncı günü izleyen on dört gün içerisinde katılımcıya iade edilir.
      • Katılımcının bilgilendirilmesi ve açık onayının alınması koşuluyla, ödenmesi zorunlu vergi, harç ve benzeri yasal yükümlülüklerden doğan masraflar hariç olmak üzere katılımcının ödemiş olduğu bedel, uçuş yasağı kalktıktan sonraki altmışıncı günü izleyen on dört gün içerisinde iade edilir.

Haziran ayına ilişkin gelişmeleri de sizlere duyurmaya devam ediyor olacağız. Ayrıca Mayıs ayı gelişmelerini İngilizce olarak da sizlerle paylaşıyor olacağız.

Bu bültende geçen herhangi bir konuyla ilgili sorularınız için danışmanlarımıza ulaşabilirsiniz.

Saygılarımızla,

Katkıları için teşekkürler sayın Dr. Ahmet Feyzioğlu & Yasemin Gündoğdu

İlker Ersoy & Bulut Bellet & Bahar Uçar

 

 

 

2020-61

Tarih            : 29 Mayıs 2020

Konu     : Teknokent ve Ar-Ge & Tasarım Merkezleri 30 Hazirana kadar uzaktan çalışabilecekler

Pandemi kapsamında her kurum alınan kararla kapsamında kendi alanına ilişkin düzenlemeler yapmıştır. Ar-Ge ve Tasarım Merkezlerinde de T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından 4691 sayılı Kanuna göre kurulan TGB’lerde (Teknoloji Geliştirme Bölgeleri) yer alan firmalar ve 5746 sayılı Kanuna göre kurulan Ar-Ge/Tasarım Merkezleri için bir dizi uzaktan çalışma önlemi alınmış ve firmaların 27 Mayıs 2020 tarihine kadar %100 eforla, Dışarıda Geçen Süre bildirimi de yaparak uzaktan çalışmalarının önü açılmıştı.

Covid-19 pandemisinin etkilerini firmalar ve çalışanlar adına azaltmak amacıyla, 4691 sayılı Kanunla Teknoloji Geliştirme Bölgelerinde bulunan veya 5746 sayılı Kanun çerçevesinde Ar-Ge ve Tasarım Merkezi olan firmalar için yeni bir uzaktan çalışma kararı daha yayınlanmıştır. Firmalar bu yeni karara göre mayıs ayında %100, haziran ayında ise %50 oranında istisna ve teşviklerden faydalanarak uzaktan çalışmaya devam edebileceklerdir.

Bu karar kapsamında;

  • 27 Mayıs 2020’ye uzatılan uzaktan çalışma esnekliği, 31 Mayıs 2020’ye uzatılmıştır.
  • 1 Haziran 2020’den 30 Haziran 2020’ye kadar ise TGB’lerdeki ve Merkezlerdeki bildirime tabi personel sayısının 4691 veya 5746 sayılı Kanun kapsamında istihdam edilen personel sayısının yüzde 50’sini geçmemek veya bildirime tabi personele isabet eden toplam çalışma süresinin, ilgili kanunlar kapsamında istihdam edilen toplam personel sayısına isabet edecek toplam çalışma süresinin yüzde 50’sini aşmamak şartıyla uzaktan çalışmaya müsaade edilmesine karar verilmiştir.

İlgili kararda ayrıca muafiyet, destek ve teşviklerden yararlanılabilmesi için firmaların dışarıda geçirilen sürelere ilişkin bildirimlerinin yapılmasına devam edilmesi gerektiği vurgulanmıştır.

Teşekkürler sayın Yasemin Gündoğdu

Saygılarımızla,

No: 2020-60

Tarih: 23 Mayıs 2020

Konu:  TCMB Sermaye Hareketleri Genelgesinde Yapılan Değişiklikler

Türk Parasının Kıymetini Koruma Hakkında 32 sayılı Karar ve buna ilişkin mevzuat ile yabancı sermayeli şirketlerin sermaye hareketleri, ihracat, ithalat, döviz kazandırıcı işlemler, yurt içinden ve yurt dışından temin edilen krediler, döviz ile düzenlenemeyecek sözleşmeler ve denetim konuları belirlenmiştir.

Kararın 12’nci maddesine göre yabancı yatırımcılar tarafından Türkiye’ye yapılacak doğrudan yatırımlar Doğrudan Yabancı Yatırımlar Kanunu ve buna bağlı oluşturulan mevzuat çerçevesinde gerçekleştirilir.

Anılan Karara ilişkin usul ve esaslar TCMB I-M sayılı Genelgesi ile TCMB’nin Bankacılık ve Finansal Kuruluşlar Genel Müdürlüğü tarafından çıkarılan Sermaye Hareketleri Genelgesi ile açıklanmaktadır.

2 Mayıs 2018 tarihli bu genelge bankanın web sayfasında yayımlanmakta olup, değişiklikler maalesef Resmî Gazetede yayımlanmamaktadır. Yabancı sermayeli firmalar için son derece önemli olan bu mevzuat setinde yayımlandığı tarihten bugüne kadar 73 değişiklik yapılmıştır. Genelgenin güncel metni için tıklayınız. Konuyla ilgili olarak daha önce yapılan değişikliklere ise 2019-35 sirkülerimizden ulaşabilirsiniz.

Özet olarak bugüne kadar, döviz gelirlerinin beyanı ve yıllık güncelleme, risk merkezi bildirimleri, yurt dışından gelen paraların kredi olup olmadığının takibinde bilgi belge ibrazı, yatırım teşvik belgesine dayalı döviz kredilerinde mükerrer kullanımın önlenmesi yeni veya mevcut şirket alımında istisna konularında değişiklikler yapılmıştır.

Son olarak, Hazine ve Maliye Bakanlığı 02.12.2019 tarih ve 504169 sayılı yazısıyla 02.12.2019 tarih ve 529957 sayılı yazısı, 27.12.2019 tarih ve 589255 sayılı yazısı ile 06.04.2020 tarih ve 232843 sayılı yazısıyla TCMB’nin 2 Mayıs 2018 tarihli Sermaye Hareketleri Genelgesi’nin bazı maddelerinde değişiklikler yapılmıştır.

Özetle bu değişiklikler ile; yabancı gemilere yapılan dövizli satışları ve gümrüksüz mağaza kapsamında yapılan satışları döviz geliri kapsamına dâhil edilmiş, lisanssız elektrik üretim tesislerinin devri döviz geliri olmadan alınabilecek kredilere eklenmiş ve rotatif kredilerin kullandırılmasında kredi geri ödemeleri konusu düzenlenmiştir.

Buna göre lisanssız elektrik üretim tesislerinin devralınması durumunda, hisseleri devralan tüzel kişilere, söz konusu üretim tesislerini ve kredi bakiyelerini devralmak şartıyla, devir işlemleri sonrasında, bu fıkra kapsamında döviz kredisi kullandırılması mümkündür. Lisanslı elektrik üretim tesisleri için geçerli olan en tavan döviz kredi alma tutarı lisansız elektrik üretim tesisleri için de geçerlidir.

Türkiye’deki bankaların ve finansal kuruluşların uluslararası ticari işlemler için açılabilecek gayrinakdi kredileri düzenleyen 50’nci maddesine aşağıda yer alan 6 ve 7 nolu bentler eklenmiştir.

  • (6) Yurt içinde yerleşik bir bankanın açtığı vadeli ithalat akreditiflerinin, yurt dışındaki ihracatçılarca akreditifi açan bankaya gayrikabili rücu iskonto ettirilmesinin talep edilmesi durumunda, ithalatçıdan mutabakat alınması ve ithalatçının bu Genelgede yer alan döviz kredisi kullanım koşullarını sağlaması kaydıyla vadeli ithalat akreditifi nakdi döviz kredisi olarak değerlendirilir ve nakdi döviz kredilerine ilişkin hükümler uygulanır. Bu çerçevede, akreditifi açan banka tarafından bu Genelgenin 17’nci maddesi uyarınca Risk Merkezine döviz kredisi kullanımına ilişkin bildirim yapılmasının ardından yurt dışındaki ihracatçının gayrikabili rücu iskonto talebinin karşılanarak iskonto bedelinin döviz olarak ödenmesi mümkündür.
  • (7) İthalat işlemleri kapsamında yurt içinde yerleşik bankalar tarafından aval verilmiş poliçe ve bonoların yurt dışındaki alacaklılarca gayrikabili rücu iskonto ettirilmesi durumunda bu Genelgenin nakdi döviz kredilerine ilişkin hükümleri uygulanır.

Eklenen bu iki bent ile teknik olarak gayrinakdi kredi olan ithalat akreditifleri, aval verilmiş bono ve poliçelerin iskonto ettirilmesi halinde bu kredilerin nakdi kredi olarak değerlendirileceği ve Genelgenin nakdi krediler için getirdiği düzenlemelere tabi olacağı hükme bağlanmıştır. Başka bir ifade ile, kamu otoritesi iskonto işlemi ile likit hale gelen gayrı nakdi kredileri biçim yönünden gayrı nakdi kredi olsalar dahi öz itibarıyla nakdi krediye dönüşmüş olmaları nedeniyle nakdi kredi olarak değerlendirmiştir.

Bu duyurumuzla ilgili her türlü soru ve görüşünüz için bize bilgi veriniz.

Konuyla ilgili diğer gelişmeleri de sizlere duyurmaya devam ediyor olacağız.

Teşekkürler sayın Zeynel Abidin Avcı

Saygılarımızla,

Tax & IA Bülten

No      : 2020-59

Tarih : 18 Mayıs

Konu : (Covid-19) 7244 sayılı Kanun İle Getirilen 2019 Kar Dağıtım Sınırlamasının Usul ve Esasları Belirlendi

COVID-19 salgınının önlenmesi ve etkilerinin azaltılması amacıyla ülkemizde ve dünya genelinde sosyal ve ekonomik hayata ilişkin birtakım tedbirler alınmaktadır.

Bu kapsamda ikinci torba kanun 16 Nisan 2020 tarihinde TBMM Genel Kurulunda kabul edilerek “7244 sayılı Yeni Koronavirüs (Covid-19) Salgınının Ekonomik ve Sosyal Hayata Etkilerinin Azaltılması Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” adıyla yasalaşmış ve 17 Nisan 2020 tarihli Resmî Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.

Kanunda bazı alacakların ertelenmesi, alınmaması veya yapılandırılması, çeşitli konularda süre uzatımı ve çalışma mevzuatına dair düzenlemeler ile, fahiş fiyat ve stokçuluk ile geçmiş yıl karlarının dağıtımının sınırlandırılması konusunda düzenlemeler yapılmıştı. Bu düzenlemelerin tamamını geniş bir şekilde analiz ettiğimiz 2020-45 sayılı bültenimize web sayfamızdan ulaşabilirsiniz.

Bu bültende, söz konusu kar dağıtımının sınırlandırmasına ilişkin kanuni düzenlemeyi, 17 Mayıs 2020 tarihinde yayımlanan konu hakkındaki Tebliği ve Kamu Gözetimi Kurumu tarafından Dağıtılmamış Karlar üzerinde yapılan bir çalışmanın kısa bir analizini soru & cevap şeklinde sunacağız.

Önce kanuni düzenlemeyle başlayalım sonra Tebliğ ile getirilen usul ve esaslara değinelim.

Kar Dağıtımının Sınırlandırılması: 6102 sayılı Türk Ticaret Kanuna eklenen geçici madde 13 uyarınca;

  • Devlet, il özel idaresi, belediye, köy ile diğer kamu tüzel kişilerinin ve sermayesinin yüzde ellisinden fazlası kamuya ait fonların, doğrudan veya dolaylı olarak sermayesinin yüzde ellisinden fazlasına sahip olduğu şirketler hariç olmak üzere, sermaye şirketlerinde, 30 Eylül 2020 tarihine kadar 2019 yılı net dönem kârının yalnızca yüzde yirmi beşine kadarının dağıtımına karar verilebilir.
  • Geçmiş yıl kârları ve serbest yedek akçeler dağıtıma konu edilemez, genel kurulca yönetim kuruluna kâr payı avansı dağıtımı yetkisi verilemez.
  • Genel kurulca 2019 yılı hesap dönemine ilişkin kâr payı dağıtımı kararı alınmış ancak henüz pay sahiplerine ödeme yapılmamışsa veya kısmi ödeme yapılmışsa, 2019 yılı net dönem kârının yüzde yirmi beşini aşan kısma ilişkin ödemeler 30 Eylül 2020 tarihine kadar ertelenir.
  • Bu maddenin kapsamına giren sermaye şirketlerine ilişkin istisnalar ile uygulamaya dair usul ve esasları belirlemeye, Hazine ve Maliye Bakanlığının görüşünü almak suretiyle Ticaret Bakanlığı yetkilidir.”

Soru: Tebliğ ile getirilen düzenlemede neler yer alıyor?

Cevap: Maddenin son fıkrasında verilen yetki gereğince Ticaret Bakanlığı tarafından 17 Mayıs 2020 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan “6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun Geçici 13ncü Maddesinin Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Tebliğ” ile söz konusu uygulamaya ilişkin olarak amaç ve kapsam, dayanak, tanımlar, kar payı ve kar payı avansı dağıtım esasları, kar payı dağıtımına ilişkin öngörülen istisnalar, kar dağıtımı yapılabilmesi için Bakanlıktan uygun görüş alınması, esas alınacak finansal tabloların hangileri olacağı ve yürürlük ve yürütme maddeleriyle gereken düzenlemeler yapılmıştır.

Buna göre, hangi hallerde kar dağıtımı yapılabileceği hususu Tebliğin 5nci ve Bakanlıktan alınacak uygun görüş ise Tebliğin 6ncı maddesinde düzenlenmiştir.

Soru: Hangi hallerde kar dağıtımı kararı alabiliriz ve bunun için nereye başvurmamız gerekir.

Cevap: Tebliğin 5nci maddesine göre istenen belgelerle birlikte Bakanlıktan uygun görüş alınması şartıyla aşağıda sayılan 3 konuda bu şirketler için istisna düzenlemesi yapılmıştır:

  1. Kısa çalışma ödeneği, nakdi ücret desteği ve hazine destekli kredi kefaleti kullanan ve halen kapanmamış kredi borç bakiyesi bulunanlar hariç olmak üzere, 120.000TL ve altında kâr payı dağıtımı kararı alan şirketler,
  2. Dağıtımına karar verilen kâr payının yarısından fazlasını sermaye taahhüt borcunu kapatmak üzere dağıtacak olan şirketler ile
  3. İmzalanan kredi sözleşmeleri veya proje finansman sözleşmeleri kapsamında 30 Eylül 2020 tarihine kadar muaccel hale gelen yükümlülüklerin nakden ifasında kullanacak şirketler.

Soru: Prosedür olarak ne yapmamız gerekiyor? Hangi belgelerin hazırlanması gerekir?

Cevap: Yukarıda anılan istisnalardan bir tanesine girmesi durumunda kâr payı dağıtımı hususunun genel kurulda görüşülebilmesi için Bakanlıktan uygun görüş alınması zorunludur. Başvurularda genel kurul yapılmasına ilişkin yönetim organı kararının noter onaylı örneği, şirketin hesap dönemine ilişkin finansal durum tablosu ile kar veya zarar tablosuna ek olarak sayılan istisnaları tevsik edici belgelerin de sunulması gerekmektedir.

Kâr payının hesabında, finansal tablolarını KGK tarafından belirlenen standartlara göre hazırlayan şirketlerde söz konusu finansal tablolar diğerlerinde ise Vergi Usul Kanununa göre düzenlenen mali tablolar esas alınır. Dağıtılması öngörülen kâr payı tutarı VUK’a göre tutulan kayıtlarda bulunan kar dağıtımına konu kaynakların toplam tutarını aşamaz.

 

Soru: Daha önce Ticaret Bakanlığı tarafından TOBB’a gönderilen kar dağıtımı sınırlaması yazısı vardı? Aralarında nasıl bir benzerlik veya paralellik bulunmaktadır?

Cevap: Bilindiği üzere söz konusu kanuni düzenleme yapılmadan önce, Ticaret Bakanlığı’nın TOBB’a ilettiği 31.03.2020 tarihli yazıda,

    • Covid-19 virüsü nedeniyle sermaye şirketlerinin özkaynaklarını korumasının önemine işaret edilmekte ve 28.11.2012 tarihli ve 28481 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan “Anonim Şirketlerin Genel Kurul Toplantılarının Usul ve Esasları ile Bu Toplantılarda Bulunacak Ticaret Bakanlığı Temsilcileri Hakkında Yönetmeliği’nin” 13/5 inci maddesine dayanılarak, aşağıdaki duyurunun tüm şirketlere yapılması istenmişti:
    • “kamunun iştiraki olan şirketler hariç olmak üzere, sermaye şirketlerinin 2019 yılı hesap dönemine ilişkin olarak bu yıl gerçekleştirilecek genel kurul toplantılarında gündeme alınacak nakit kâr payı dağıtımı kararlarında, geçmiş yıl kârlarının dağıtıma konu edilmemesi ve dağıtım tutarının 2019 yılı net dönem karının %25’ini aşmaması ile yönetim kuruluna kâr payı avansı dağıtımı yetkisi verilmemesi…” ve üyelerinize gerekli duyurunun yapılmasını rica ederim” denilmiştir.

Söz konusu düzenlemeler büyük ölçüde paralellik taşımakla birlikte istisnai hallerde kar dağıtımı yapılabilmesine yönelik düzenleme 7244 sayılı Kanunda yer almaktadır.

Kanunun madde gerekçesinde “ekonomik faaliyetlerin yavaşlaması, sınırların kapatılması, ekonominin hem arz hem de talep tarafında ortaya çıkan belirsizlikler sebebiyle salgının toplum sağlığı ve ekonomi üzerindeki etkileri henüz net olarak ortaya konulamamaktadır.

Bu çerçevede, ihtiyatlılık politikası gereği olarak, şirket kaynaklarının nakit kâr dağıtımı yapılmak suretiyle azaltılmaması, şirketlerimizin mevcut özkaynak yapılarının korunması ve ilave finansman ihtiyacının doğmaması amacıyla madde ile; 30/9/2020 tarihine kadar yapılacak kâr dağıtımına ilişkin düzenleme yapılmaktadır.”denilmektedir. Görüldüğü gibi, söz konusu geçici uygulamanın temel amacı şirketlerin finansal yapılarının korunmasıdır.

Soru: Dünya’da da benzeri bir uygulama var mı? Bu sınırlama sadece Türkiye’ye özgü bir durum mu? 

Cevap: Bu düzenleme çeşitli ülkelerde tartışılmış ve farklı şekillerde de olsa uygulamaya başlanmıştır. Avrupa Merkez Bankası bankalara kar dağıtımı yapmamalarını ve daha fazla borç vermelerini tavsiye etti. İngiltere’de finansal kuruluşlara yönelik olarak ellerindeki kaynakları daha çok borç ve kredi olarak verebilmelerini temin etmek için bu şekilde bir kısıtlama getirildiği görülmektedir. Keza, İtalya, Hollanda ve Belçika’daki bankaların bu karara uydukları ve Ekim 2020’ye kadar kar dağıtmama kararları aldıkları görülmektedir. Rakamsal olarak sadece İngiltere’de firmaların bu yıla ilişkin 28,2 milyar Pound kâr payı ödemesini askıya aldıkları görülmektedir.

Soru: Bu düzenlemenin gerekçesi nedir? Ne amaçlanmaktadır?

Cevap: Kanunun gerekçesinden ve TOBB tarafından yazılan yazıdan anlaşıldığı üzere söz konusu kar dağıtımı sınırlamasının arkasında sermaye şirketlerinin öz kaynaklarının korunması kaygısının yer aldığı görülmektedir.

Soru: KGK tarafından yayımlanan BOBİ FRS’nin Dağıtılmamış Karlar Üzerindeki Etkisi Raporu ne diyor? Bu raporu nasıl okumalıyız ve değerlendirmeliyiz?  

Cevap: Söz konusu rapor KGK web sayfasında yayımlanmıştır. Bilindiği üzere Türk Ticaret Kanunu ve Vergi Usul Kanunu arasında kavranan iktisadi işlemler ve en tabi sonuçları olan finansal tablolar üzerinde bazı temel anlayış farklılıkları bulunmaktadır. Vergi idaresi, vergi güvenliğini ön planda tutan hazineci bir yaklaşım sergilerken uluslararası muhasebe ve raporlama standartları ise konuya pay sahibi, alacaklı, çalışan, kreditör ve toplum gibi farklı açılardan bakmaktadır.

Anılan raporda, KGK, 1 Ocak 2018 itibariyle yürürlüğe giren Büyük ve Orta Boy İşletmeler İçin Finansal Raporlama Standardı (BOBİ FRS) çerçevesinde KGK’ya yüklenen dağıtılmamış karlar, toplam öz kaynaklar ve dönem net karı tutarına ilişkin bilgiler istatistiki yöntemlerle analiz edilmektedir. Kurum, önceki dönemler finansal tablolar ile BOBİ FRS’ye göre hazırlanan finansal tabloları baz alarak 11 Şubat 2020 tarihi itibariyle toplam 2663 firmanın finansal tablolarını baz alarak çok faydalı sonuçlar üretmiştir.

  • Rapora göre anılan 2663 şirketin 810 tanesi büyük, 1654 tanesi ise orta boy işletmedir. Analizde 1775 firmanın kar ve zarar durumları 5’er milyon TL’lik dilimler itibariyle 15milyon TL ve üzerinden zarar açıklayan ve diğerleri; kar açıklayan firmalar ise 0-5 milyon TL’den başlayarak dilimler itibariyle, 60 milyon TL’ye kadar ve son olarak 60 milyon TL’den fazla kar açıklayan firmalar olarak sınıflandırılmıştır.
  • Toplam öz kaynaklar üzerindeki değişime ilişkin çalışmada ise toplam 2004 şirketin bilgileri esas alınarak derlenmiştir.
  • Son olarak dönem net karı değişimi çalışması da toplam 277 şirket baz alınarak yapılmıştır.

Raporun bulgularını özet olarak sizler için sıralayalım:

  • Özü itibariyle, söz konusu mutabakat tablolarından elde edilen verilerden hareketle, BOBİ FRS’nin şirketlerin dağıtılmamış kârlar, toplam özkaynaklar ve dönem net kârı büyüklüklerini farklı yönlerde etkilediği, tüm şirketler genelinde belirli bir eğilimin bulunmadığı görülmüştür.
  • Bununla birlikte, BOBİ FRS’ye geçişle birlikte, şirketlerin çoğunun dağıtılmamış kârlar, toplam özkaynaklar ve dönem net kârı tutarlarında bir azalış meydana gelmiştir. Bu durum orta boy işletmeler için de geçerlidir. Diğer taraftan, büyük boy işletmeler özelinde değerlendirildiğinde, çoğu işletmenin toplam özkaynaklarında ve dağıtılmamış kârlarında bir artış olmuştur. Dönem net kârında azalış ve artış gösteren şirketlerin sayısı ise neredeyse birbirine eşittir.
  • Ayrıca, BOBİ FRS’ye geçişle birlikte toplam özkaynaklar ile dönem net kârı tutarı artış gösteren şirketlerde yaşanan artış oranları, azalış gösterenlere kıyasla daha fazladır.
  • BOBİ FRS’ye geçişle birlikte şirketlerinin dağıtılmamış kârlar, toplam özkaynaklar ve dönem net kârı tutarlarında meydana gelen artış ve azalışların istatistiksel olarak anlamlı olup olmadığı da araştırılmış ve yapılan analizler sonucunda Önceki Finansal Raporlama Çerçevesi ve BOBİ FRS’ye ilişkin dağıtılmamış kârlar tutarı ile toplam özkaynaklar tutarında %5’lik anlamlılık düzeyinde istatistiksel olarak anlamlı bir fark olduğu görülmüştür. Buna göre; BOBİ FRS’ye geçişle birlikte hem dağıtılmamış kârlarda hem de toplam özkaynaklarda anlamlı bir azalışın olduğunu söylemek mümkündür.
  • Bununla beraber, şirketler büyüklüklerine göre ayrıştırılıp ayrı ayrı analize tabi tutulduklarında orta boy işletmeler açısından Önceki Finansal Raporlama Çerçevesine ve BOBİ FRS’ye göre dağıtılmamış kârlar, toplam özkaynaklar ve dönem net kârı tutarlarında istatistiksel olarak anlamlı şekilde farklılık olduğu ve BOBİ FRS’ye geçişle birlikte azalışlar oluştuğu görülmüştür.
  • Büyük boy işletmeler açısından ise özellikle toplam özkaynaklar ve dağıtılmamış kârlarda görülen artışın, istatistiksel olarak anlamlı bir fark yaratmadığı sonucu ortaya çıkmıştır.
  • Söz konusu Rapor, yeni finansal raporlama ve bağımsız denetim uygulamaları açısından bizlere ve tüm iş dünyasına çok önemli göstergeler ve sonuçlar sunmaktadır. Dikkatle değerlendirilmesinde ve analiz edilmesinde tüm kesimler için sayısız fayda bulunmaktadır.

Bültenlerimizden faydalandığınızı umuyor saygılar sunuyoruz. Söz konusu sınırlama ve kanuni düzenleme ile ilgili diğer gelişmeleri de sizlere duyurmaya devam ediyor olacağız.

Bu bültende geçen herhangi bir konuyla ilgili sorularınız için danışmanlarımıza ulaşabilirsiniz.

Saygılarımızla,

 No         : 2020-58

Tarih     : 15 Mayıs 2020

Konu     : Mayıs Ayı İlk 15 Günlük Özet Mali/Vergisel Düzenlemeler

Çok yoğun ve belki de hayatımızda ilk defa bu kadar uzun bir süre evde geçirdiğimiz mart ayından sonra Nisan ayı da baharın tüm renklerine rağmen “Evde Kal” çağrılarına uyulan bir ay olarak geçti. Üstüne bir de havaların ısınması ve kutsal Ramazan ayı ile birlikte ülke olarak önemli bir imtihandan geçiyoruz. Bu arada bazı kısıtlamaların kaldırıldığını ve ekonominin kısmi olarak işlemeye başladığını da görüyoruz.

Tüm toplum bazında bu salgının yayılım hızını önlemek adına başta sağlık olmak üzere ekonomik, hukuksal ve sosyal olarak birçok tedbir ve önlem kararları alınmıştır. En son Nisan ayı gelişmelerini sizler için özetlemiştik. Şimdi de mayıs ayı içerisinde gerçekleşen önemli mali konuları vergi, sosyal güvenlik ve diğer mevzuat değişmeleri başlıkları altında özet olarak sizlerin dikkatinize sunmak isteriz.

Bunun yanında iş dünyasına, çalışanlara ve tüm kesimlere destek amacıyla elde ettiğimiz bilgileri spesifik konu bazında Covid-19 web sayfamızdan izleyebilirsiniz.

Bu kapsamda olmak üzere güncel gelişmeleri konusunun birebir uzmanlarıyla beraber ayrı birer bülten olarak sizlerin bilgisine sunduk.

Bültenlerimizden faydalandığınızı ve keyif aldığınızı umuyor saygılar sunuyoruz. Siz değerli okurlarımızın incelenmesini ve analiz edilmesini istediğiniz konuları da gündemimize almak istiyoruz. Örneğin salgının vergi adaleti ve vergi yüküne olası etkilerini, özellikle sağlık çalışanlarının vergilendirme rejimini, sağlık sisteminde vergileme alanında yapılabilecek kolaylıkları, bu dönemde uygulanması gereken yaratıcı maliye politika önerilerini, şirketlerin tedarikçileri ve ekosistemleri için yaptıkları iyi uygulama örnekleri bu kapsamda ele alınabilecek öneriler. Sizlerden de hem konu önerisi hem de bu tür uzmanlık çalışmalarınızı daha geniş bir okuyucu kitlesine ulaştırmak üzere bekleriz.

Ayrıca, üniversitede okuyan gençler için bir yarışma düzenliyoruz. Covid-19 kapsamında yapılabilecek vergi politikası ve kamu maliye politikası önerilerini alacağız. Jüri tarafından değerlendirilen en iyi çalışmayı sizlerle de paylaşacağız. Öğrencilerimiz için sürprizlerimiz de olacak.

Şimdi mayıs ayı gelişmelerine ana konu başlıkları itibariyle bakalım:

Vergi ve SGK

  • Kurumlar Vergisi Beyannamelerinin 1 Haziran tarihine kadar verilmesi gerekmektedir.
    • 17 Nisan 2020 tarihli ve 127 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Sirküleri ile 30 Nisan 2020 günü sonuna kadar verilmesi gereken 2019 hesap dönemine ait Kurumlar Vergisi beyannamelerinin verilme süreleri ile bu beyannameler üzerine tahakkuk eden vergilerin ödeme süreleri 1 Haziran 2020 Pazartesi günü sonuna kadar uzatılmıştır.
  •  Bazı ürünlerde ÖTV artırılmıştır.
    • 12 Mayıs 2020 tarih ve 2537 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile; 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanununa ekli (III) sayılı listenin (B) cetvelinde yer alan sigara ve muadili tütün mamullerinin asgari maktu vergi tutarları yeniden belirlenmiştir.
  • Geçici vergi ertelenmiştir.
    • 2020 yılı birinci geçici vergi beyannamesi yoğun baskılar ile ertelenmiştir.
    • 12 Mayıs 2020 tarihli ve 130 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Sirküleri ile 18 Mayıs 2020 günü sonuna kadar verilmesi gereken 2020 1. Geçici Vergi Dönemine (Ocak-Şubat-Mart) ait Gelir ve Kurum Geçici Vergi Beyannamelerinin verilme süreleri ile bu beyannameler üzerine tahakkuk eden vergilerin ödeme süreleri 28 Mayıs 2020 Perşembe günü sonuna kadar uzatılmıştır.
  • KDV Uygulama Genel Tebliğinde değişiklik yapılarak mücbir sebep döneminde KDV iade işlemleri için teminat uygulaması getirilmiştir.
    • 8 Mayıs 2020 tarihli ve 31121 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Seri No: 32) ile;
    • 518 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinin 4 üncü maddesinde yer alan KDV beyannamelerinin (uzayan) verilme tarihini takip eden aybaşına kadar yapılacak iade taleplerine (ATU ve ön kontrol raporuna dayalı iadeler hariç) istinaden KDVİRA sistemi tarafından yapılan sorgulama sonucunda üretilen kontrol raporunda, alım yapılan mükelleflerin (alt mükellefler dahil) mücbir sebep nedeniyle KDV beyannamesi vermemesi ve/veya Ba-Bs bildiriminde bulunmamasından kaynaklandığı tespit edilen olumsuzluklara isabet eden kısmın iadesine yönelik düzenleme yapılmıştır.
    • Konuya ilişkin tüm ayrıntılar 2020-56 numaralı sirkülerde paylaşılmıştır.
  • Elektronik Tebligat Sistemine ilişkin broşür GİB tarafından yayımlanmıştır.
    • 456 ve 511 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğlerinde yer alan açıklamalar doğrultusunda; tebligatı yapan birim tarafından düzenlenen ve tebliği gereken belgelerin mükelleflerin elektronik adreslerine tebliğ edilmesine ilişkin detaylı açıklamaların yer aldığı “Elektronik Tebligat Sistemi” Broşürü kullanıma sunulmuştur.
    • Kurumlar vergisi mükellefleri ile ticari, zirai ve mesleki kazanç yönünden gelir vergisi mükellefiyeti bulunanlar (kazançları basit usulde tespit edilenlerle gerçek usulde vergiye tabi olmayan çiftçiler hariç) e-Tebligat sistemini kullanmak zorundadırlar.
    • e-Tebligat ile gönderilen evrak, mükellefin elektronik ortamdaki adresine ulaştığı tarihi izleyen beşinci günün sonunda tebliğ edilmiş sayılacak ve ayrıca posta yoluyla gönderilmeyecektir.
  • E-defter kılavuzu güncellenmiştir.
    • 03.2020 tarihinde yayınlanan Elektronik Defter Uygulaması Saklama Kılavuzunda güncelleme yapılmıştır.
  • Elektronik ortamda düzenlenen muhasebe fişlerine ilişkin kılavuz yayımlanmıştır.
    •  Elektronik Defter Genel Tebliğinde açıklanmış düzenlemeler çerçevesinde e-Defter uygulamasına dahil olan mükellefler tarafından elektronik ortamda oluşturulan “muhasebe fişleri”nin içeriğinde yer alması gereken asgari bilgiler, dosya formatları ile bu belgelerin elektronik ortamda düzenlenmesi sırasında uyulacak teknik usul ve esaslara ilişkin açıklamalara bu Kılavuzda yer verilmiştir.
    • e-Defter uygulamasına dahil olan mükellefler tarafından her bir belgeye ait yevmiye maddesi için düzenlenmesi gereken muhasebe fişlerinde asgari olarak bulunması zorunlu bilgiler ise Kılavuzda tablo olarak yer almaktadır:
    • Her iki kılavuza da http://www.edefter.gov.tr/anasayfa.html adresinden ulaşabilirsiniz.

VERGİ KONUSUNDA BEKLEYEN TEBLİĞ TASLAKLARI

  • 311 nolu Gelir Vergisi Genel Tebliğ Taslağı henüz yayımlanmamıştır.
    •  7194 sayılı Kanunla getirilen serbest meslek kazançlarında istisna uygulamasına ilişkin düzenlemeler, işverenlerce hizmet erbabına sağlanan ulaşım imkanına ilişkin istisna, amatör spor hakemlerine sağlanan ücretlere ilişkin istisna, binek otomobillerin giderleri ve amortisman tutarlarına getirilen kısıtlamaya ilişkin uygulama, 2020 yılında yürürlüğe giren ücretlerin vergilenmesine ilişkin değişiklikler, yeni gelir vergisi tarifesi, karşı tarafa yükletilen vekalet ücretinin vergilenmesine ilişkin yapılan düzenleme ve sporculara ödenen ücretlerin vergilendirilmesine ilişkin yapılan değişiklikler bu Tebliğle açıklanmaktadır.
    • Tebliğin mükelleflerin geçici vergi dahil uygulamaları açısından önemli sonuçlar doğuracağı için yayımlanması önem arz etmektedir.
  • Taslak Transfer Fiyatlandırması Yoluyla Örtülü Kazanç Dağıtımı Hakkında Genel Tebliğ (Seri No: 1)’de Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğin yayımlanması beklenmektedir.
    •  Söz konusu Taslak Gelir İdaresi Başkanlığı web sayfasının “mevzuat taslakları” bölümünden kaldırılmış olup yakın zamanda yayımlanması beklenmektedir.
    • Çok önemli sonuçları olacak bu Tebliğe ilişkin görüş ve önerilerimizi 2020-50 numaralı sirkülerde paylaşmıştık.
  • Mükellefiyet Kaydının Terkini ile ilgili VUK Genel Tebliğ Taslağı hazırlanmıştır.
    • Bilindiği üzere 7194 sayılı Kanunun 24’üncü maddesi ile 213 sayılı Vergi Usul Kanununa “Mükellefiyet kaydının analiz ve değerlendirme sonuçlarına bağlı olarak terkini” başlıklı 160/A maddesi eklenmişti.
    • Söz konusu maddenin uygulamasına ilişkin açıklamalar ile usul ve esaslarına yönelik olarak Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği taslağı hazırlanmış ve GİB web sayfasında görüş ve öneriye açılmıştır.
  • İzaha Davet Tebliğ Taslağı hazırlanmıştır.
    • 6728 sayılı Kanun ile 213 sayılı Vergi Usul Kanununun mülga 370’inci maddesinin “İzaha davet” başlığı altında yeniden düzenlenmesi suretiyle vergi sisteminde ihdas edilen “izaha davet” müessesinde 7194 sayılı Kanunun 25’nci maddesi ile değişiklikler yapılmıştı.
    • Bu kapsamda, yapılan değişiklikler çerçevesinde “izaha davet” müessesesinin uygulamasına ilişkin açıklamalar ile usul ve esaslarının belirlenmesine yönelik olarak Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği taslağı hazırlanmış ve görüş ve önerilere açılmak üzere GİB web sayfasında yerini almıştır.

Ar-Ge & İnovasyon

  • Faaliyet Raporları: Ar-Ge &Tasarım Merkezlerinde yürütülen faaliyetlere ilişkin faaliyet raporlarının sunulması gerekmektedir.
    • Araştırma, Geliştirme ve Tasarım Faaliyetlerinin Desteklenmesine İlişkin Uygulama ve Denetim Yönetmeliği’nin 21. maddesinin 8. fıkrası gereği Ar-Ge/Tasarım Merkezinde yürütülen faaliyetlere ilişkin faaliyet raporu, takvim yılını kapsayacak şekilde en geç mayıs ayı içinde Bakanlığa yazılı veya elektronik ortamda sunulmalıdır.
    • İlgili döneme ait faaliyet raporunun sistem üzerinden İşletme Yetkilisi veya Ar-Ge & Tasarım Merkezi Yetkilisi tarafından elektronik imza ile Mayıs ayı sonuna kadar gönderilmesi gerekmektedir.
  • İlerleme Raporları: TÜBİTAK projelerine ilişkin ilerleme raporlarının sunulması
    • Araştırma Destek Programları Başkanlığı (ARDEB), Teknoloji ve Yenilik Destek Programları Başkanlığı (TEYDEB) ve Bilim İnsanı Destek Programları Başkanlığı (BİDEB) tarafından desteklenerek yürürlüğe giren projeler kapsamında 30 Haziran 2020 tarihine kadar gönderilmesi gereken Gelişme/Sonuç/Dönem Raporlarının son gönderim tarihleri, Ülkemizde ortaya çıkan Koronavirüs (COVID-19) salgını nedeniyle alınan tedbirler kapsamında üç ay ertelenmişti.
    • Söz konusu raporların güncellenen tarihler doğrultusunda gönderilmesi hususunda gereken hassasiyetin gösterilmesi beklenmektedir.
  • Yeni Çağrılar: COVID-19 Konulu EUREKA Network Çağrısı için proje önerisi sunulması mümkündür.
    • EUREKA Programı kapsamında, COVID-19’a özgü ihtiyaçlara yönelik kısa ve orta vadeli yanıtlar bulmayı amaçlayan araştırma ve yenilik projeleri ortak çağrısı başvuruları için son tarih, 15 Mayıs 2020 (saat:17.00, CEST) olarak belirlenmiştir. Türk ortakların en geç 25 Mayıs 2020 saat 14:00’a kadar ulusal başvurularını tamamlamaları gerekmektedir.
  • KOSGEB Teknoyatırım başvuruları alınmaya devam etmektedir.
    • Koronavirüs (COVİD-19) Salgınından Korunmak Üzere Alınan Tedbirler Kapsamında Üretilecek Ürünler için KOSGEB- Teknoyatırım programı proje başvuruları halen devem etmektedir.
  • Patent Tabanlı Teknoloji Transferi Destekleme Çağrısı (Patent Lisans – 2020 – 1)
    • Patent Lisans – 2020 – 1 Çağrısı ile yükseköğretim kurumları, araştırma altyapıları, kamu kurumları, kamu araştırma merkez ve enstitüleri ve erken aşama teknoloji şirketleri tarafından yürütülen araştırma, geliştirme ve yenilik projeleri sonucunda ortaya çıkan ve patent ile korunan teknolojilerin lisanslama veya devir yolu ile Türkiye’de yerleşik sermaye şirketlerine aktarılması hedeflenmektedir.
    • Başvuru Tarihleri: Bu kapsamda TÜBİTAK Yenilik Destek Programı kapsamında bir çağrıya çıkılmıştır. Çağrı açılış tarihi 14 Mayıs 2020, ön kayıt için son tarih 17 Ağustos 2020, başvuruların PRODİS üzerinden alınması ise 15 Haziran-31 Ağustos 2020 arasıdır.
    • Başvuru Yapabilecek Kişi, Kurum ve Kuruluşlar: Müşteri kuruluş tanımına uyan sermaye şirketleri ve teknoloji sağlayıcı kuruluş tanımına uyan yükseköğretim kurumları, araştırma altyapıları, kamu kurumları, kamu araştırma merkezi/enstitüleri, teknoloji transfer ofisleri veya 4691 sayılı Kanun’a göre teknoloji geliştirme bölgesinde faaliyet gösteren sermaye şirketleri bu Çağrı kapsamında proje önerisi sunabilir.
  • Siparişe Dayalı Ar-Ge Projeleri için KOBİ Destekleme Çağrısı (Sipariş Ar-Ge – 2020)
    • Sipariş Ar-Ge 2020-1 çağrısı ile müşteri gereksinimlerini karşılayan çözüm önerilerinin, KOBİ’ler tarafından Ar-Ge yolu ile ticarileşebilir çıktılara dönüştürülmesi hedeflenmektedir. Çağrıya bir Müşteri Kuruluş ve en az bir Tedarikçi Kuruluş ortak başvuru yapılacaktır. Başvuru ve destek aşamalarında muhatap kuruluş Müşteri Kuruluş olacaktır. Tedarikçi Kuruluş KOBİ ölçeğinde olmalıdır. Bu kapsamda TÜBİTAK Yenilik Destek Programı kapsamında bir çağrıya çıkılmıştır. Çağrı açılış tarihi 14 Mayıs 2020, ön kayıt için son tarih 17 Ağustos 2020, başvuruların PRODİS üzerinden alınması ise 15 Haziran – 31 Ağustos 2020 arasıdır.
    • Bu çağrı kapsamında, projelerin kabul edilen bütçelerinin toplamı en fazla 30.000.000 TL olacaktır. Proje bütçesi ise en fazla 2.500.000 TL olacaktır. Proje: 1. Ürün/süreç geliştirme ve 2. Ticarileşme olmak üzere iki aşamadan oluşacaktır. Ürün/süreç geliştirme aşaması en fazla 24 aydır. Ticarileşme süresi ise sabit 24 ay olacaktır.

Sosyal Güvenlik

  • 2020/12 sayılı SGK Genelgesine göre Covid-19 bulaşıcı hastalık olması gerekçesiyle provizyon alınması gereken hastalık olarak tanımlanmıştır. Bu durumda iş sırasında bu hastalığa kapılanlar için iş kazası ve meslek hastalığı sayılmayacağı anlaşılmaktadır.

DİĞER ERTELEMELER

  •  Tüketici hakem heyetlerinde hak kayıplarının önlenmesi amacıyla 15 Haziran’a kadar süre verilmiştir.
    • Tüketici Hakem Heyetleri Yönetmeliğinin geçici 3’üncü maddesine yapılan değişiklikle daha önce 30 Nisan’a kadar uzatılan süreler 15 Haziran’a kadar uzatılmıştır.
    • Devlet katkılı konut hesabı ödemelerinde kolaylık sağlanmıştır.
      • Buna göre ayda ikiden az olmamak üzere toplanan tüketici hakem heyetlerinin toplantılarının yapılması bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten,
      • İstenen bilgi ve belgelerin sunulması için verilen süreler, bilirkişilere raporlarını hazırlamaları için verilen süreler ve tüketici hakem heyetleri kararlarının taraflara tebliğ edilmesi için belirlenen süreler 13/3/2020 (bu tarih dâhil) tarihinden itibaren 15/6/2020 (bu tarih dâhil) tarihine kadar durmuştur.
      • Bu süreler, durma süresinin sona erdiği günü takip eden günden itibaren işlemeye başlar. Bilgi ve belgelerin sunulması için verilen sürelerin bitimine durma süresinin başladığı tarih itibarıyla on beş gün ve daha az kalmış ise, bu süreler durma süresinin sona erdiği günü takip eden günden başlamak üzere on beş gün uzamış sayılır.

FİNANS

  • BDDK finansal piyasalarda manipülasyon ve yanıltıcı işlemleri önlemek adına bir Yönetmelik yayımlamıştır.
    •  7 Mayıs 2020 Perşembe günü 31120 sayılı Resmî Gazetede yayımlanan Yönetmelik Bankacılık Kanunun 76/A ve 93 ncü maddelerine dayanılarak hazırlanmış ve yayımı tarihinde yürürlüğe girmiştir.
    • Yönetmelik amaç, kapsam, tanımlar dışında finansal piyasalardaki manipülatif ve yanıltıcı işlemleri tanımlamıştır.
  • Bankalar Birliği salgınla mücadele kapsamında alınan genel önlemleri, bankaların aldıkları finansal tedbirleri, tavsiye kararlarını ve kendileri tarafından yapılan çalışmaları özetleyen bir bilgi notu yayımlamıştır.
    • 5 Mayıs tarihli Nota linkten ulaşabilirsiniz.
    • Ayrıca BDDK tarafından Türk Bankacılık Sektörü Temel Göstergeler Raporu (Mart 2020) de kurumun web sayfasında yayımlanmıştır.
    • Türkiye Bankalar birliği Risk Merkezi, kredi ve diğer finansal kuruluşlardan topladığı risk bilgileri üzerinden hazırladığı istatistik raporlarını kamuoyu ile paylaşmıştır. Rapora linkten ulaşabilirsiniz.

DIŞ TİCARET VE GÜMRÜK

  •  Artan Gümrük Vergileri: Çok sayıda ürüne ilave gümrük vergisi yükümlülüğü getirilmiştir.
    • 11 Mayıs 2020 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan 2514 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile; yapı malzemeleri, beyaz eşya ürünleri, mücevherat, müzik aletleri gibi çok sayıda ürüne ilave gümrük vergisi getirilmiştir. Karar’da dönemler bazında uygulanacak ilave gümrük vergisi oranlarını gösterir Ek-1 ve Ek-2 olmak üzere iki farklı tablo yer almaktadır. 11.05.2020 – 30.09.2020 tarihleri arasında Ek-2 tabloda belirtilen oranlar, 01.10.2020 tarihinden itibaren ise Ek-1 tabloda belirtilen oranlar geçerli olacaktır.
    • Ek-1 tablo ile belirlenen ilave gümrük vergisi oranlarının Ek-2 tablo ile belirlenen ilave gümrük vergisi oranlarına göre daha düşük belirlendikleri görülmekte olup, vergi yükünün 01.10.2020 tarihinden itibaren bir miktar azaltılacağı anlaşılmaktadır.
    • 17 Nisan 2020 tarih ve 2424 sayılı Cumhurbaşkanı Kararıyla da çok sayıda eşyaya ilişkin olarak ilave gümrük vergisi yükümlülüğü getirilmişti.
  • İhracı yasak ve ihracı kayda bağlı mallar ve ön izne bağlı mallar Tebliği güncellenmiştir.
    • 2020/8 sayılı İhracat Tebliği ile yapılan düzenleme ile ihracı yasak ve ön izne bağlı mallar listesinin 33-40 nolu satırları yürürlükten kaldırılmıştır.
      • Mart 2020’de bu listeye iki ayrı ürün grubu eklenmişti. 26 Mart 2020 tarihinde ihracı yasak ve öz izne bağlı mallar listesine eklenen ventilatör, yoğun bakım üniteleri, entübasyon tüpleri gibi ürünler bu liste kapsamından çıkarılmıştır.
    • 2020/9 sayılı İhracı Kayda Bağlı Mallara İlişkin Tebliğin 35-38 nolu satırları yürürlükten kaldırılmıştır.
      • 35- Etil Alkol 36- Kolonya 37- Dezenfektan 38- Hidrojen Peroksit
      • Bu satırlarda yer alan ürünler 2020/5 numaralı Tebliğ ile (18 Mart 2020 tarihinde Resmî Gazetede yayımlanan) kayda alınmıştı.
      • Uygulama olarak İhracı Kayda Bağlı Mallara İlişkin Tebliğ kapsamındaki malların ihracından önce gümrük beyannamelerinin İhracatçı Birlikleri Genel Sekreterliğince kayda alınması gerekmektedir.

 DİĞER MEVZUAT

  • Yatırım Teşviklerde ilave 1 yıl süre verilmiştir.
    •  2012/3305 sayılı Ana Kararnameye eklenen geçici 14’üncü maddeyle yatırımların tamamlanabilmesi için talep edilmesi halinde 1 yıla kadar ilave süre verilebilecektir.
    • Bu hak yarım kalan veya tamamlanmayan yatırımlardan 11 Mart 2020 tarihinde öce düzenlenen ve devam eden yatırımların tamamlanabilmesini teminen verilmektedir.
  •  Sigortacılık Yönetmeliğine önemli değişiklikler yapılmıştır.
    •  9 Mayıs 2020 tarihli Resmî Gazetede yayımlanmıştır.
    • Sigorta sözleşmeleri ister doğrudan ister sigorta acentesi vasıtasıyla olsun, tarafların bir araya gelmeksizin uzlaşmalarına imkân sağlayan her türlü iletişim aracı kullanılarak akdedilebilecektir. Bu kapsamda mesafeli sözleşme akdetmek isteyenlerin, işi yürütebilecek şekilde gerekli organizasyon ve teknik alt yapıya sahip olması gerekir.
    • İkinci önemli bir düzenleme ise sektörde ciddi tartışmalara sebebiyet vermiştir. Yönetmeliğin “mal ve hizmet satışı ile bağlantılı olarak sunulan sigortalar” başlıklı 10 ncu maddesine göre asli işi sigorta aracılığı olmayan işletmeler, sundukları mal ve hizmetlerle birlikte, Yönetmelikte sayılan şartların tamamını sağlamak suretiyle sigorta hizmeti sunabileceklerdir.
    • Son olarak Yönetmelikte uzaktan satış cihazları ile pazarlama konusunda da değişiklikler yapılmıştır. Kiosk, web sayfası, mobil uygulamalar ile bu işlemler yapılabilmektedir.
  • Özel Tiyatro Projelerine Devlet Yardımı Uygulaması: Özel tiyatroların projelerine verilecek yardımlara ilişkin Yönetmelik değiştirilerek yapılacak yardımların miktarı artırılmış ve Covid-19 sebebiyle kolaylıklar sağlanmıştır.
    • Bu desteklerden Kültür ve Turizm Bakanlığınca oluşturulan sisteme kayıtlı tiyatrolar ile sanatçı tanıtma kartı sahibi gerçek kişiler yararlanmaktadır.
    • Başvurular her yıl 1-31 Temmuz arasında yapılmaktadır.
    • Tiyatrolara projelerinin %70’ine kadar ve 150.000TLY’ye kadar yardım yapılabilmektedir.
    • 5 Mayıs tarihli Yönetmelik değişikliğiyle, 2019-2020 sana sezonunda yerine getirilmesi gereken asgari sergilenme sayıları şartı aranmayacaktır.
  •  Covid 19 kapsamında rahatlatıcı, düzenleyici bazı mevzuat değişiklikleri yapılmıştır.
    • Döviz bürosu olan bilinen yetkili müesseseler için rapor tarihleri uzatılmıştır.
    • Hazine ve Maliye Bakanlığının 14 Mayıs 2020 tarihli duyurusuna göre; 2019 yılı Kurumlar Vergisi beyannamelerinin verilmesine ilişkin sürelerin uzatılmasına bağlı olarak yetkili müesseselerin 2019 yılına ilişkin bilanço ve kar/zarar tablolarının Bakanlığımıza gönderilme süresi 15 Haziran 2020 tarihine kadar uzatılmıştır.
    • Bilindiği üzere, Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Karar’a İlişkin 2018-32/45 Sayılı Tebliğ’in 19 uncu maddesinin ikinci fıkrası uyarınca yetkili müesseselerin yıllık bilanço ve kar/zarar tablolarının onaylı örneklerini ilgili oldukları yılı takip eden yılın en geç Nisan ayı sonuna kadar Bakanlığa göndermeleri gerekmektedir. Dolayısıyla; normal şartlarda her yılın Nisan ayı içerisinde herhangi bir uyarı veya bildirime gerek kalmaksızın önceki yıla ilişkin bilanço ve kar/zarar tablolarının onaylı örneklerinin Bakanlığa gönderilmesi zorunluluğu bulunmaktadır.
    • 14 Mayıs tarihli Resmî Gazetede yayımlanan Tebliğler ile karayolu taşımacılığında taban & tavan ücret uygulamasına ve maliyet tavanlarına ilişkin düzenleme yapılmıştır.
      • Tebliğin amacı, Dünya Sağlık Örgütü tarafından pandemi ilan edilen COVID-19 salgını nedeniyle uygulanan tedbirler sonucunda karayoluyla yurtiçi yolcu taşımacılığı yapan firmaların üstlenmek zorunda kaldıkları ilave maliyetler dikkate alınarak, karayoluyla yurtiçi yolcu taşımacılığı alanında, 31 Temmuz 2020 tarihine kadar uygulanmak üzere taban ve Tebliğ ekinde yer alan tavan ücret tarifesini belirlemektir.
      • Tebliğ ile belirlenen tavan ücret tarifesine Katma Değer Vergisi (KDV) dahildir.
      • Ayrıca ikinci bir Tebliğ ile karayolu ile yurt içi yolcu taşımacılığı yapan işletmelere ilave kolaylıklar sağlanmıştır. Tebliğin amacı, Dünya Sağlık Örgütü tarafından pandemi ilan edilen COVID-19 salgını nedeniyle uygulanan tedbirler sonucunda karayoluyla yurt içi yolcu taşımacılığı yapan firmalarımızın üstlenmek zorunda kaldıkları ilave maliyetler dikkate alınarak, karayolu yolcu taşımacılığı alanında terminal işletmeciliği yapmaya yetkili olan T1 ve T2 yetki belgesi sahibi işletmecilerin, terminallerden çıkış yapan taşıtlar ile terminal alanı içerisinde bulunan otoparkları kullanan taşıtlardan alabilecekleri tavan ücretlerini belirlemektir.
    • Paket Tur Yönetmeliğine aşağıdaki geçici madde eklenerek iadeye ilişkin 14 gün kuralı ve uygulanacak yöntemler açılanmıştır.
      • “Covid-19 salgını nedeniyle sözleşmenin feshi
      • Geçici Madde 1- Bu Yönetmeliğin 16 ncı maddesi kapsamında yapılan bedel iadelerinin, fesih bildiriminin paket tur düzenleyicisi veya aracısına ulaşmasından itibaren on dört gün içerisinde yapılması esastır. Ancak, COVİD-19 salgını nedeniyle, 5 Şubat 2020 tarihinden itibaren ifası öngörülen ve hava yolu ile ulaştırma içeren paket tur sözleşmelerine ilişkin bedel iadelerinde, paket tur düzenleyicisi veya aracısı tarafından hava taşıma işletmelerine ödenip belgelendirilen uçuş bedeli, uçuş yasağı kalktıktan sonraki altmışıncı günü izleyen on dört gün içerisinde katılımcıya iade edilir.
      • Katılımcının bilgilendirilmesi ve açık onayının alınması koşuluyla, ödenmesi zorunlu vergi, harç ve benzeri yasal yükümlülüklerden doğan masraflar hariç olmak üzere katılımcının ödemiş olduğu bedel, uçuş yasağı kalktıktan sonraki altmışıncı günü izleyen on dört gün içerisinde iade edilir.

Mayıs ayının tamamıyla ilgili diğer gelişmeleri de sizlere duyurmaya devam ediyor olacağız.

Bu bültende geçen herhangi bir konuyla ilgili sorularınız için danışmanlarımıza ulaşabilirsiniz.

Saygılarımızla,

Katkıları için teşekkürler sayın Dr. Ahmet Feyzioğlu & Yasemin Gündoğdu

İlker Ersoy & Bulut Bellet

Taxademy Bülten

 No       : 2020-57

Tarih   : 12 Mayıs 2020

Konu  : Vergi İhtilafları – İlan ve Reklam Vergisi

Merhaba, Danıştay tarafından verilen kanun yararına bozma kararı sonrasında organize sanayi bölgelerinde yer alan mükellefler tarafından atılabilecek adımlar, kararın hukuki niteliği ve ilan & reklam vergisinin mevcut durumu hakkında sizlere bilgi vermek istiyoruz.

Vergi ihtilafları serimizin hazırlanmasında desteğinden ötürü vergi avukatı sayın İlhan Culha’ya teşekkür ediyoruz.

Bültenlerimizden faydalandığınızı umuyor saygılar sunuyoruz. (Sadece Türkçe/İngilizce aylık veya 10 günlük özetler almak istiyorsanız bize bilgi vermeniz yeterlidir.)

 O zaman başlayalım, önce karar sonra da hukuki niteliğiyle.

  • Organize Sanayi Bölgelerinde İlan ve Reklam Vergisi ödemesi hakkında Danıştay Kanun Yararına Bozma Kararı vermiştir.
    • Karar 14.03.2020 tarihli Resmî Gazetede yayımlanmıştır. Danıştay 9. Dairesi’nin Esas: 2018/154, Karar: 2019/4849 numaralı kararıyla, Organize Sanayi Bölgelerinde bulunan işyerlerinin astığı her türlü ilan ve reklam nedeniyle doğan ilan ve reklam vergisinin alınması hususunda ilgili belediyelerin yetkisinin bulunmadığı, sözü edilen ilan ve reklam gelirlerinin ilgili mevzuat gereğince Organize Sanayi Bölgelerine tahsis edildiğine karar verilmiştir.
    • Buna göre, organize sanayi bölgelerinde yer alan işyerlerinde asılan her türlü reklama ilişkin tabela vb panolar nedeniyle Belediyeler tarafından ilan ve reklam vergisi tahsil edilemeyecek, ilan ve reklam gelirleri ilgili Organize Sanayi Bölgesi (OSB) yönetimi tarafından kendi mevzuatları çerçevesinde tahsil edilmeye devam edilecektir.
    • Mevcut Uygulama: Bilgi amaçlı olarak 2020 yılında İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından alınan ilan ve reklam vergilerine ilişkin vergileme unsurları, ücretler ve gruplandırma listesi linkte yer almaktadır.
      • İlan Reklam Vergisinin beyan dönemi her yıl 01 Ocak – 31 Ocak tarihleri arasındadır.
      • Sabit ilan ve reklamların (her çeşit levha, yazı, resim, araç üzeri vb. reklamlar) süresi 6 aydan, geçici reklam (bez afişler) unsurlarında ise; reklamın süresi 1 haftadan az olursa vergi miktarının yarısı alınır. 6 ayı geçen süreler 1 yıl, hafta kesirleri de tam hafta sayılır.
      • Her türlü gazete, dergi ve kitaplarda yapılan ilan ve reklamlar, gerçek kişilerin ikametgahlarının iç veya dış kapılarına konan ve kimliklerini gösteren levhalar, ve işletmelerin iştigal veya imal konusu maddelerinin ambalajları üzerinde bulunan ve kendi işlerine ait ilan ve reklamları ile ambalaj muhtevasından olan prospektüs ve tarifnameler vergiden müstesnadır.
      • Ayrıca belirtmek gerekirse salgın nedeniyle alınan önlemlerden bir tanesi de ilan ve reklam vergisiyle ilgilidir. 7244 sayılı Kanuna göre “faaliyetleri durdurulan veya faaliyette bulunamayan işletmelerin yıllık ilan ve reklam vergileri ile yıllık çevre temizlik vergilerinin, faaliyetleri durdurulan veya faaliyette bulunulamayan dönemlere isabet eden kısmı alınmayacaktır.”

BİLGİ KUTUSU

4562 sayılı Organize Sanayi Bölgeleri Kanunu, OSB’leri “Sanayinin uygun görülen alanlarda yapılanmasını sağlamak, çarpık sanayileşme ve çevre sorunlarını önlemek, kentleşmeyi yönlendirmek, kaynakları rasyonel kullanmak, bilgi ve bilişim teknolojilerinden yararlanmak, sanayi türlerinin belirli bir plan dâhilinde yerleştirilmesi ve geliştirilmesi amacıyla; sınırları tasdik edilmiş arazi parçalarının imar planlarındaki oranlar dâhilinde gerekli idari, sosyal ve teknik altyapı alanları ile küçük imalat ve tamirat, ticaret, eğitim ve sağlık alanları, teknoloji geliştirme bölgeleri ile donatılıp planlı bir şekilde ve belirli sistemler dahilinde sanayi için tahsis edilmesiyle oluşturulan ve bu Kanun hükümlerine göre işletilen mal ve hizmet üretim bölgeleri” olarak tanımlamaktadır.

Dünyada ilk ABD’de başlayan ve hızla yayılan sanayi parkları OSB’lerin ilk temellerini oluşturmuştur.

Ülkemizde hali hazırda 334 OSB bulunmaktadır. Bu OSB’ler türlerine göre Karma, İhtisas, Özel OSB, tarıma dayalı ihtisas OSB ve islah OSB olmak üzere 5 türe ayrılmaktadır.

  • Kararın hukuki niteliğine ilişkin bir değerlendirme yapmak gerekirse;
    • Danıştay’ın vermiş olduğu karar bir Kanun Yararına Bozma kararıdır. Kanun Yararına Bozma yolu İdari Yargılama Usulü Kanununun 51 inci maddesinde düzenlenmiş bir olağanüstü kanun yoludur.
    • İlgili maddede; idare ve vergi mahkemeleri ile bölge idare mahkemelerinin kesin olarak verdiği kararlar ile istinaf veya temyiz incelemesinden geçmeden kesinleşmiş bulunan kararlardan niteliği bakımından yürürlükteki hukuka aykırı bir sonucu ifade edenlerin, ilgili bakanlıkların göstereceği lüzum üzerine veya kendiliğinden Başsavcı tarafından kanun yararına temyiz olunabileceği ifade edilmektedir.
    • Yine Kanun maddesinde, Kanun yararına bozma kararının, daha önce kesinleşmiş olan merci kararının hukuki sonuçlarını kaldırmayacağı belirtilmektedir.
    • Yani, bu karar, niteliği gereği mevcut kesinleşmiş kararın hükümlerini ortadan kaldırmayacaktır. Mevcut olayda, davayı açan firma adına Mahkemenin verdiği Ret kararı geçerliliğini koruyacaktır
    • Kanun Yararına Bozma yolu olağan kanun yollarından değil, olağanüstü kanun yollarındandır.
    • Getiriliş amacı, hatalı şekilde kesinleştiği anlaşılan bir kararın sonraki olaylara emsal olmaması için Danıştay Başsavcılığı ve ilgili Danıştay Dairesince değerlendirilmesinin istenilmesidir. Bu nedenledir ki bu kararlar Resmî Gazetede yayımlanır.
    • Mahkemeleri ve hakimleri bağlayıcılığı bulunmasa da genel itibariyle Mahkemelerde Kanun Yararına Bozma kararlarına uyma eğiliminin yaygın olduğu gözlenmektedir. Dolayısıyla bu karar doğrultusunda emsal dosyalarda, yetki yönünden yetkisiz idare işlemi nedeniyle iptal/kabul kararları verilmesi çok muhtemeldir.
  • Mükellef Ne Yapmalı: Kararla ilgili olarak mükelleflerin yapması gereken yöntemler ne olabilir?
    • Danıştay 9. Dairesinin söz konusu Kanun Yararına Bozma kararı sonrası, Belediyelerin Organize Sanayi Bölgelerinde ilan ve reklam vergisi tahsil yetkilerine dair çokça uyuşmazlık çıkması beklenmektedir.
    • Benzer şekilde Organize Sanayi Bölgelerinde faaliyette bulunan mükellefler adına Belediyelerce ilan ve reklam vergisi tahsil edilmek istenilmesi durumunda, vergi mahkemeleri önünde ihtilaf konusu yapılmak suretiyle vergiye ilişkin işlemlerin iptal edilmesi muhtemeldir.
    • Kanun Yararına Bozma kararının ilk derece mahkemelerince benimsenmesi ve yaygınlaşması durumunda artık belediyelerin Organize Sanayi bölgelerinde ilan ve reklam vergisi tahsil edebilmeleri pek mümkün olamayacaktır. Bu durumda ise. Organize Sanayi Bölgelerinde ilan ve reklam vergisinin hangi kurum tarafından ne şekilde tahsil edileceğine dair bir boşluk oluşacağı da açıktır. Bu boşluğun nasıl doldurulacağını hep birlikte göreceğiz.

Konuyla ilgili diğer gelişmeleri de sizlere duyurmaya devam ediyor olacağız.

Bu bültende geçen herhangi bir konuyla ilgili sorularınız için danışmanlarımıza ulaşabilirsiniz.

Teşekkürler İlhan Çulha (Avukat – Eski Vergi Hâkimi- ilhan.culha@ia.com.tr)

Saygılarımızla,

Şaban Küçük

No : 2020-56

Tarih : 8 Mayıs 2020

Konu :518 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği İle İlan Edilen Mücbir Sebep Döneminde KDV İade Uygulaması

26/4/2014 tarihli ve 28983 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinin (VI/Ç-1.) bölümünden sonra gelmek üzere başlığı ile birlikte aşağıdaki bölüm eklenmiştir.

Bilindiği üzere, 24/3/2020 tarihli ve 31078 mükerrer sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 518 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile Çin Halk Cumhuriyetinin Vuhan kentinde ortaya çıkan ve birçok ülkeye yayılan Koronavirüs (COVID-19) salgınından ve bu kapsamda alınan tedbirlerden doğrudan etkilenen ve mezkur Tebliğ ile belirlenen mükelleflerin mücbir sebep halinde olduğunun kabul edilmesi uygun bulunmuş ve mücbir sebep kapsamında bulunan mükelleflerin ilgili dönemlere ilişkin KDV beyannamelerinin verilme süresi ileri tarihe uzatılmıştır.

Mücbir sebep döneminde KDV iade taleplerinin yerine getirilmesinde, bu Tebliğin muhtelif bölümlerinde iade türleri itibarıyla belirlenen usul ve esaslar korunmakla birlikte, 518 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinin 4 üncü maddesinde yer alan KDV beyannamelerinin (uzayan) verilme tarihini takip eden aybaşına kadar yapılacak iade taleplerine (ATU ve ön kontrol raporuna dayalı iadeler hariç) istinaden KDVİRA sistemi tarafından yapılan sorgulama neticesinde üretilecek “KDV İadesi Kontrol Raporu”nda yer alan sonuçlar bakımından aşağıda belirtilen usul ve esaslar doğrultusunda işlem tesis edilmesi uygun görülmüştür.

 Tebliğde Yer Alan Çözüm Nedir?

Mücbir sebep hallerinden yararlanarak KDV Beyanları Temmuz ayı sonuna ertelenmiş olup, bunlardan mal ve hizmet alanların bu alımları ile ilgili yüklendikleri KDV’nin iadesi için temmuz ayı sonunun beklenecek olmasından kaynaklı öngörülen çözüm; Teminatla iade yapmaktır. Tebliğe göre mücbir sebepler kapsamında KDV beyanları ertelenen mükelleflerden alınan mal ve hizmetlerle ilgili yüklenilen KDV tutarları bu mükellefler KDV beyannamesi verinceye kadar teminat gösterilmek kaydıyla iade edilebilecektir. Bu kapsamda;

Mahsuben İadelerde;

KDVİRA (KDV İadesi Risk Analizi) sistemi tarafından yapılan sorgulama neticesinde üretilen kontrol raporunda, alım yapılan mükelleflerin (alt mükellefler dahil) mücbir sebep nedeniyle KDV beyannamesi vermemesi ve/veya Ba-Bs bildiriminde bulunmamasından kaynaklandığı tespit edilen olumsuzluklara isabet eden kısmın mahsuben iadesi;

  • HİS (Hızlandırılmış İade Sistemi) sertifikası sahibi mükelleflerin iade taleplerinde, bu tutarın %12,5’i oranında,
  • İTUS (İndirimli Teminat Uygulaması Sistemi) sertifikası sahibi mükelleflerin iade taleplerinde, bu tutarın %25’i oranında,
  • HİS ve İTUS sertifikası sahibi olmayan mükelleflerin YMM raporu, vergi inceleme raporu veya teminat aranmayan iade taleplerinde %50’si oranında, YMM raporu, vergi inceleme raporu veya teminat aranan iade taleplerinde ise bu tutarın %120’si oranında

Nakden İadelerde;

KDVİRA (KDV İadesi Risk Analizi) sistemi tarafından yapılan sorgulama neticesinde üretilen kontrol raporunda, alım yapılan mükelleflerin (alt mükellefler dahil) mücbir sebep nedeniyle KDV beyannamesi vermemesi ve/veya Ba-Bs bildiriminde bulunmamasından kaynaklandığı tespit edilen olumsuzluklara isabet eden kısmın nakden iadesi;

  • HİS (Hızlandırılmış İade Sistemi) sertifikası sahibi mükelleflerin iade taleplerinde, bu tutarın %30’u oranında,
  • İTUS (İndirimli Teminat Uygulaması Sistemi) sertifikası sahibi mükelleflerin iade taleplerinde, bu tutarın %60’ı oranında,
  • HİS ve İTUS sertifikası sahibi olmayan mükelleflerin iade taleplerinde, bu tutarın %120’si oranında teminat verilmesi halinde verginin iadesi yapılacaktır.

Değerlendirme

 Tebliğde, YMM raporu ile yapılacak nakdi iadeler için yapılması zorunlu olan karşıt inceleme yükümlülüğünün COVİD-19 salgını nedeniyle gerçekleştirilemiyor olması sorununa herhangi bir çözüm getirilemediği görülmektedir.

Getirilen çözüm sadece teminat gösterebilecek finansal duruma sahip firmalar için bir alternatif olabilir. Özellikle teminat almanın da maliyetlerinin olduğu göz ardı edilmemelidir.

Söz konusu düzenleme ve KDV iade süreçleriyle ilgili beklentilerle ilgili diğer gelişmeleri de sizlere duyurmaya devam ediyor olacağız.

Bu bültende geçen herhangi bir konuyla ilgili sorularınız için dolaylı vergiler ve KDV iadesi danışmanlarımıza ulaşabilirsiniz.

Teşekkürler sayın İbrahim Aksoy

Saygılarımızla,

 Taxademy Uluslararası Bülten

 No         : 2020-55

Tarih     : 8 Mayıs 2020

Konu     : Uluslararası Mali / Vergisel Gelişmeler

Merhaba,

Değerli okurlarımız,

Sizlerle uluslararası maliye ve verginin önemine binaen birlikte çalıştığımız yurt dışı networklerden ve OECD gibi uluslararası kuruluşlardan gelen bilgileri de süzerek uluslararası vergi ve mali politikalar konusundaki gelişmeler konusunda da bilgi ve değerlendirmelerimizi paylaşmayı bir sorumluluk olarak görüyoruz.

COVID-19 salgını sonrası belirsizlikler devam ederken, en azından öngörülebilir gelecekte bizleri etkileyebilecek bazı önemli vergisel ve mali konuları derlediğimiz bültenler aracılığıyla sizlerle paylaşmak isteriz.

Bu vesile ile tüm dünyaya daha sağlıklı ve huzurlu günler dileriz.

 Covid-19 Salgını Sonrası Ülkelerde Alınan Tedbir ve Önlemler

Birlikte çalıştığımız üye ülke firmaları 50 ülkeye ilişkin kaynaklarını bir araya getirerek COVID-19 salgını sonrası ülkelerin almakta olduğu ekonomik ve mali tedbirleri özetleyen ve geleceğe yönelik öngörülerini paylaştıkları bir rapor hazırladılar. Dönemsel olarak güncellenen bu raporların yayımlanan son haline aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz:

https://www.taxand.com/our-thinking/taxand-firms-respond-to-covid-19-outbreak/

Bu raporların özetinde; sınır ötesi mal ve insan hareketleri çok önemli oranda kısıtlandığı için, çok uluslu şirketlerin sınır ötesi operasyonlarının belirsiz bir süre için sekteye uğrayacağı ve buna bağlı olarak uluslararası vergilendirme konularında (Transfer Fiyatlaması, ülke bazında vergi raporlaması, ön fiyatlandırma anlaşmaları) koşulların gerektirdiği değişiklikler ortaya çıkabileceği, bu durumda şirketlerin mevcut vergiye uyum modellerinin de gözden geçirilmesi gerekeceği anlaşılıyor.

Ayrıca, Almanya, İtalya, İspanya, Kanada ve çoğu örnekte Merkez Bankaları ve ekonomi & maliye politikalarını şekillendiren kurumların açıklamış oldukları durgunluk karşıtı istikrar ve mali önlem paketleri de yapılan mücadelenin önemini ortaya koyuyor. Alınan tüm önlemlerin belli bir formatta izlendiği ülke raporlarına OECD web sayfasından ulaşabilirsiniz:

http://www.oecd.org/coronavirus/en/

OECD tarafından hazırlanan “Country Policy Tracker” sayfasında harita üzerinden ilgili ülkeyi seçmeniz yeterli, tüm ülkeleri alınan genel önlemler, maliye politikası araçları, parasal düzenlemeler, özel sektöre destekler ve diğer önlemler olarak sıralamaktadır.

  • Net Tür Teşvikler Yapılıyor? Benzer şekilde Avrupa Birliği, ABD ve Avrupa ülkeleri geniş çaplı istikrar ve destek paketleri açıklamaktalar. Dünya ekonomisinin motoru olan ve herkesin gözünün üzerinde olduğu ABD, faiz indirimleri yanında 2 trilyon dolar, Almanya da 500 milyar avroya yakın bir bütçe ayırmıştır. Almanya’nın çok iyi bir iletişim stratejisi ile yıllardır biriktirdiği cari fazlayı bu iş için harcayacağını deklare etmesi dünya ekonomisi açısından da özel bir anlama sahiptir. http://www.oecd.org/coronavirus/en/#country-profiles
  • Hangi Alanlarda Düzenlemeler Var? OECD web sayfasında ayrıca, uygulanan politika tedbirleri sektörler ve konular bazında da takip edilmektedir. İlginizi çekmesi açısından aşağıdaki öneri setlerinin hem hükümetler hem de sektör kuruluşları ve firmalar tarafından iyi takip edilmesi önerilmektedir:

http://www.oecd.org/coronavirus/en/#policy-responses

    • Covid-19 Ardıl Şoklara Karşı Gelecek Tedbirleri
    • İstihdam ve İşgücü Piyasaları
    • Gıda ve Tarım Alanı ve Tedbirler
    • Olası Devletleştirme ve Şirket Kurtarmalarının İyi Yönetimi
    • Yatırım ve Doğrudan Sermaye Yatırımlarının Geleceği
    • Vergi ve Kamu Maliyesi Alanında Tedbir Önerileri
    • Finansal Piyasalar İçin Öncelikler
    • Rekabetin Korunması Alanında Ülkelere Düşen Ödevler
    • KOBİ Niteliğinde İşletmelerin Korunması
    • Turizm Gibi Derin Etkilenen Sektörlere İlişkin Yapılanlar
    • Sağlık Alanında Tedbirler (Afrika Gibi Özel Örnekler)
    • Çevre ve İklim Konusunda Yapılanlar
    • İnovasyon ve Açık Biliminin Faydaları Raporu
    • Dijitalleşmenin Sürdürülmesi Çalışması
    • Uzaktan Eğitim ve Okulların Tekrar Açılması
    • Yönetişim Alanında İyi Örnekler
    • Tedarik Zinciri Önlemleri ve Gidilen Yer
    • Şehir ve Bölgelerin Aldığı Kentsel Önlemler

Şimdi diğer detaylara bakalım:

 Bu dönemde Türkiye’de gerçekleşen uluslararası vergilendirme, yatırımların korunması ve uluslararası sosyal güvenlik alanındaki önemli gelişmeleri de şu şekilde özetleyebiliriz: 

  •  Doing Business 2020 raporu yayımlanmıştır. Türkiye raporda 190 ülke arasında iş yapma kolaylığı sıralamasından 33 ncü sırada yer almaktadır.
    • Dünya Bankası tarafından 17 yıldır yayımlanan ve 12 boyutla bir iş (limited şirket) kurulmasını belirlenen parametrelerle ölçen ve 190 ülkenin analiz edildiği rapor 2019 sonuçları itibariyle kamuoyu ile paylaşılmıştır.
    • Bir işin kurulmasına ilişkin olarak; kuruluş, yapı ruhsatları, elektrik bağlanması, tapu (mülkiyet), kredi imkanları, azlık pay sahipleri, vergi ödemeleri, sınır ötesi ticaret, sözleşmelerin icrası, ödemeler, işgücü işlemleri ve kamu ihaleleri baz alınmaktadır. Son iki alan henüz hesaplamaya dahil edilmemiştir.
    • Kamu ihalelerinin sonuçlarının çok çarpıcı olması beklenmekte olup, bir sonraki raporda ele alınacağı açıklanmıştır.
    • Bu yıl içerisinde aldıkları önlemlerle Suudi Arabistan, Ürdün, Togo, Bahreyn, Tacikistan, Pakistan, Kuveyt, Çin, Hindistan ve Nijerya’nın puanları yükselmiştir.
    • Türkiye ise 33 ncü sırada Fransa’dan sonra listede yer almakta ve İtalya, Hollanda, İsviçre ve Polonya gibi ülkelerin önünde yer almaktadır.
    • İş yapış kolaylığı listesinde ilk 50 ülke arasında 2 Afrika ülkesi varken, Latin Amerika’dan hiçbir ülke bulunmamaktadır.
    • Özellikle Covid-19 pandemi sırasında ve sonrasında Türkiye’nin avantajıyla ön plana çıkması için atılması gereken adımlarla beraber ülkemizin krizi daha az hasarla atlatması mümkündür.
  • Avrupa Ekonomik Görünüm Raporu yayımlanmıştır. Türkiye ile ilgili olarak da 2 sayfalık bir analiz bulunmaktadır.
  • Türkiye’nin imzalamış olduğu “Yatırımların Karşılıklı Teşviki Anlaşmaları”nın sayısı artmaktadır.
    • Müzakereleri “Teşvik Uygulama ve Yabancı Sermaye Genel Müdürlüğü” tarafından yürütülen, 108 ülkeyle imzalamış olduğumuz “Yatırımların Karşılıklı Teşviki ve Korunması (YKTK) Anlaşması” bulunmaktadır.
    • Yabancı bir ülkede yatırım yapan yatırımcılar için büyük önem taşıyan; yatırımcıya ev sahibi ülke tarafından uygulanacak muamelenin sınırlarının belirlenmesi,  yatırım yaptıkları ülkelerdeki temel hak ve menfaatlerinin uluslararası hukuk temelinde korunması, kar transferlerinin güvence altına alınması, ev sahibi devletçe yapılması muhtemel kamulaştırma işlemlerinin şartlarının belirlenmesi ve uyuşmazlık halinde uluslararası tahkime başvurulması gibi “olmazsa olmaz” hükümler içeren temel nitelikte anlaşmalardır.[1]
    • Genel olarak YKTK Anlaşmaları, yabancı yatırımcılara milli muamele ve en çok gözetilen ulus (MFN) prensipleri çerçevesinde muamele edilmesini, kamulaştırma veya devletleştirme halinde yatırımın gerçek bedelinin gecikmeksizin ödenmesi ve transferini, transferlerin gecikmeksizin yapılmasını, savaş veya iç karışıklık hallerinde milli muamele ilkesi çerçevesinde zarar gören yatırımcılara tazminat ödenebilmesini ve yatırımcılarla devlet arasında herhangi bir uyuşmazlığın ortaya çıkması halinde yabancı yatırımcıların daha objektif ve hızlı işlediği gerekçesiyle tercih ettiği uluslararası tahkim imkanının tanınmasını garanti altına almaktadır.
    • En son Mart ve Nisan aylarında Cibuti, Karadağ, Özbekistan ve Zambiya ile bu anlaşmaların onaylanması hakkında Kararnameler yayımlanmıştır.
    • Bu anlaşmaların tamamı ve Covid-19 sürecinde önemine ilişkin bir Rehberi yakında sizlerin istifadenize sunuyor olacağız.
  • Türkiye’nin ikili sosyal güvenlik sözleşmelerinin sayısı 32’yi bulmuştur.
    • Moğolistan ve Kırgız Cumhuriyeti ile imzalanan Sosyal Güvenlik Anlaşmaları Nisan 2020 için uygun bulunmuştur.
    • Moldova ile Türkiye arasında imzalanan Sosyal Güvenlik Anlaşmasının uygulanmasına ilişkin idari anlaşmanın onaylanmasına dair 2472 sayılı Karar 22 Nisan 2020 tarihli Resmî Gazetede yayımlanmıştır.
    • Bu anlaşmalar taraf ülke vatandaşlarının eşit işlem görmesi, sigortalılık birleştirmesi, sağlık, aile, yaşlılık, ölüm vb yardımlarından yararlanma, uygulanacak sigorta kolları, aylıkların hesaplanması, hizmet birleştirmesi, anlaşmazlıkların çözümü gibi sigortalıları ilgilendiren çok önemli konuları düzenlemektedir.
    • Sosyal güvenlik anlaşmalarının uygulama şekli ve bu konudaki hak ve yükümlülükleriniz için 2020-14 sayılı Rehberimize göz atabilirsiniz.
  • Türkiye’nin çifte vergileme önleme anlaşmalarının sayısı artmaktadır.
    • Türkiye’nin imzaladığı 93 anlaşmadan 86 tanesi yürürlüktedir. Bu anlaşmalardan 27 tanesi AB üyesi ülkelerle imzalanmıştır. Ayrıca, Lüxemburg, Singapur, Malezya, Güney Afrika ve Belçika ile imzalanmış mevcut anlaşmaları tadil eden protokoller mevcuttur.
    • Türkiye ile Fildişi Sahili arasında imzalanan çifte vergileme anlaşması onaylanmış ve Ukrayna ile imza edilmiş olan Çifte Vergileme Anlaşmasını değiştiren Protokol Nisan 2020 içinde uygun bulunmuştur.
    • Diğer 5 ülkeyle ise; ya ikinci revize edilmiş anlaşma yapılmış ya da yeniden bir anlaşma imzalanmıştır. Ayrıca Türkiye’nin çok taraflı bilgi değişimi sözleşmelerine ve mevcut anlaşmalarda yer alan bilgi değişimi maddelerine ek olarak, Jersey, Guernsey, Man Adası, Bermuda ve Cebelitarık ile imzalanmış bilgi değişim anlaşmaları bulunmaktadır.
    • Müzakereleri Devam Eden Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşmaları: Hollanda, İsveç ve Lüksemburg ile mevcut anlaşmaların revize edilmesi, Afganistan, Gana, Kamerun, Küba, Libya, Mali, Mozambik, Nijerya, Sri Lanka ve Tanzanya ile ÇVÖA imzalanması için müzakereler ise devam etmektedir.
  • Türkiye’de yıllardır beklenen Transfer Fiyatlandırması düzenlemesi yapılmış ve Taslak Tebliğ Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından görüş ve önerilere açılmıştır.
    • 25 Şubat 2020 tarihli Resmî Gazete’de yayınlanan 2151 sayılı “Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi” ile transfer fiyatlandırması mevzuatında çeşitli değişiklikler yapılmıştı.
    • Buna göre, Kararname’de belirlenen hadleri aşan şirketler genel rapor (masterfile), yıllık transfer fiyatlandırması raporu (local file) ve ülke bazlı raporlama (Country-by-Country Reporting) şeklindeki üçlü dokümantasyon yükümlülüklerine tabi olacaktır.
    • Yapılan düzenlemede ilişkinin doğrudan veya dolaylı olarak ortaklık kanalıyla oluştuğu durumların örtülü kazanç dağıtımı kapsamında sayılması için en az %10 oranında ortaklık, oy veya kâr payı hakkının olması şartı aranacağı belirtilmektedir.
    • Yeni düzenleme ile transfer fiyatlandırması belgelendirme yükümlülüklerini tam ve zamanında yerine getiren mükellefler için %50 oranında indirimli vergi ziyaı cezası uygulaması öngörülmüştür. Böylece, ödevlerini tam ve zamanında yerine getiren mükellefler ile hiç yerine getirmeyen ya da eksik yerine getiren mükellefler arasında bir ayrım yapılması söz konusu olmuştur. Bu konuda Taslak Tebliğde çeşitli örnekler yer almaktadır.
    • Kararname’de belirlenen hadleri aşan şirketlerin genel rapor (masterfile), yıllık transfer fiyatlandırması raporu (local file) ve ülke bazlı raporlama (Country-by-Country Reporting) şeklindeki üçlü dokümantasyon yükümlülükleri olup olmadığını sıkı bir şekilde takip ve tespit etmelerini tavsiye etmekteyiz.
    • Özellikle uygulamaya yönelik detay açıklamaların yer aldığı Taslak Tebliğe çok uluslu firmaların görüş ve önerilerini iletmeleri faydalı olacaktır.
    • Bunun yanında, toplam konsolide grup geliri 750 Milyon Avro ve üzerinde olan çok uluslu Türk şirket gruplarının ülke bazlı raporlama ile Türk Mali İdaresi ile paylaşacakları bilgiler uluslararası anlaşmalar dahilinde diğer ülkeler ile de paylaşılacak; aynı zamanda diğer ülkeler de Türkiye ile bu bilgileri karşılıklı olarak paylaşacaklardır. O nedenle, ülke bazlı raporlamanın Türk şirket grubuna etkisinin de ayrıca değerlendirilmesinde fayda bulunmaktadır.
    • 2151 sayılı “Transfer Fiyatlandırması Yoluyla Örtülü Kazanç Dağıtımı Hakkında Değişiklik Yapılmasına Dair Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi” ile ilgili mükellefin yükümlülüklerine bağlı olarak aşağıdaki belgelerden birinin, bir kaçının ya da tamamının hazırlanması gerekebilir.
      • Genel Rapor (Masterfile),
      • Yıllık Transfer Fiyatlandırması Raporu (Local File)
      • Ülke Bazlı Raporlama (Country-by-Country Reporting)

Her ay yayımlamış olduğumuz uluslararası mali bültenler ile sizlere vergi, finans, uluslararası kamu maliyesi, sosyal güvenlik ve yatırımların korunması ve teşviki alanında yapılan tüm çalışmaları duyurmaya devam ediyor olacağız.

Bu bültende yer alan herhangi bir konuyla ilgili sorularınız için danışmanlarımıza ulaşabilirsiniz.

Saygılarımızla,

[1] https://tuys.sanayi.gov.tr/anlasmalar/yktk